PMP Sınavı Deneyimlerim

PMP Sınavı Deneyimlerim

28 Kasım 2015 tarihinde geçtiğim sınavın deneyimlerini unutmadan yazmak  istedim. Umarım hedefleyen arkadaşlara faydası dokunur. Ben birkaç aylık süreçte izlediğim yolu ve yaşadıklarımı Caveat emptor uyarısı ile aktarmaya çalışayım… Sınavı 2. girişimde geçebildim. İlk alışım yaklaşık 2 ay öncesindeydi. İlk deneyimimde Closing ve Executing haricinde “Below” performans göstermiştim.

Eğitim ve hazırlık sürecine Reşit Güleç Hoca”nın PMI tarafındaki eğitim  gereksinimini de karşılayan master of project deki PMP eğitimi ile başladım. (Bu aralar hayli indirimli olduğunu belirteyim) Sonrasında yine kendisine ait deneme sınavları ve math formullerinden oluşan eğitimini de satın aldım. Eğitim anlaşılabilir bir İngilizce ile sunulmakta. Oldukça faydalı oldu diyebilirim, deneme sınavlarından ortalama %70 civarı not aldım. Bulabildigiğim Türkçe testleri de çözdüm. Bu dönemde karışık gittim, sınıf eğitimine katılan arkadaşımın kurs dokümanlarından da faydalandım (Rita ağırlıktaydı). TR ve İngilizce soru ve çalışma dokümanlarından birlikte ilerledim. Satın  aldığım udemy kursu dışında oliverlehmann 75 soruluk test ve internette (hatırlayamıyorum pmp free study exam diye araştırınca çıkanlardan) bir  adet de mock exam çözdüm. Ortalamam %70i zor görüyordu. Velhasıl ilk deneyimi gerçekleştirdim. Sonuç  başarısız olmuştum.

Fazla soğutmadan 2 ay sonrasına yeni gün aldım. Rita kitabından çalışıp bol bol soru çözdükten sonra 2. seferinde geçmeyi planlamıştım. Bu kez sadece İngilizce kaynaklardan çalışmaya karar verdim çünkü ilk deneyimimde çevirilerin oldukça yanıltıcı ve kafa karıştırıcı olduğunu farketmiştim. (Bunu esasında evvelinde internette okumuştum ancak yeterince önem vermemiştim:) Rita”ya istediğim kadar/tavsiye edildiği kadar çalışamadım. Hem vakit sıkıntısı hem de sıkıcı geldiğinden genelde bölüm sorularıyla hakkıyla ilgilendim. Çeşitli PMP hazırlık mobil uygulamalar indirip deneyimledikten sonra kaliteli olduğuna kanaat getirdiklerimden her fırsatta sorular çözdüm.(serviste, sigara molasında, yatmadan…)  Kabaca tahminlersem 4bin soru çözmüş olabilirim. Dump questions olduklarını söyleyenlerden de oldukça çözmüşümdür ama gerçek sınavda aa bu soruyu ben görmüştüm dediğim çıkmadı malesef.

Alınan dersler ve ipuçları:

  • Sınavı geçmenin bir kısayolu olmadığına inanın. (no pain no gain)
  • Disiplinli bir şekilde uzun vadede yada kısa vadede zaman ayırmanız gerektiğini kabul edin.
  • PMBOK u okuyarak zaman kaybetmenizi tavsiye etmiyorum.
  • Rita yada HeadFirst un ilgili kitaplarını okuyun.
  • Bol soru çözün özellikle girmeden önceki hafta/lar günlük olarak soru çözümüne zaman ayırın. Kesinlikle yanlış cevaplarınızın çözümüne bakıp anlayın.
  • Zamanı yetiştirmeye bakın. Ben her iki sınavda da hiç ara vermedim. İlk sınavda 20 soru işaretleyemedim. Son sınavda 1 dk geriye kalmıştı. Denemelerimde de tam yetiştiriyordum zaten.
  • Eğer denemelerinizde zaman arttırabiliyorsanız sınavda Mark edin emin olmadıklarınızı. Benim için bu pek anlamlı olmamıştı.
  • Formul sorularını çözerken gerçek sınavda stresli oldugunuzu hesaba katın ve kagit kalemsiz yada hesap makinesiz kafadan işleme güvenmeyin. Oraya konmasının bir sebebi olduğunu düşünün ve kullanın :)
  • ITTO konusu baş belası, ezberiniz iyiyse ezberleyin yoksa çoğunun mantıksal olarak ilişkisini kafanızda kurguladığınızdan emin olun. Buradaki sayfa oldukça eğitici olmuştu benim için itto-prepcast (özellikle figure-3.3) Ayrıca bu çizim
  • 1 yılda 3 şansınız var iyice hazırlanmadan acele etmeyin. Ama çok da soğutmayın ?
  • Sınav yeri İstanbul için bulması kolay. Hatırlatma mailinde kolayca driving directions yer alıyor. Vakitli gidin gitmeden bir kahve için.
  • Ben ilkinde sabah uykumun açılmadığını ve kahvaltı yapamadığım için  sınav sırasında baş ağrısı çektiğimi bildiğimden ikinci girişimi  Cumartesi 13:30 olarak almıştım. Bence iyi bir kahvaltı yapın ama çok çay içmeyin.
  • Sınavın başlangıcında soğukkanlılığınızı sağlayın. Nasıl başlarsanız öyle gidebilir..
  • Soru cevaplarının hepsi doğru olabilir ama en doğrusunu istediğini unutmayın.
  • Uzun soruları hızlı okumaya çalışın ve ne istediğine odaklanmaya çalışın.
  • Yeterince fazla soru çözerseniz formül ezberlemek için özel bir çaba sarfetmenize gerek kalmaz.
  • Tedarik ve Risk konularına özellikle eğilmenizi tavsiye edebilirim.

Son olarak sınav sonucum, 1 Pro, 1 Below, diğerleri Moderately olarak sonuçlandı.

Şu an için aklıma gelenler bunlar, belki ekleme yapabilirim.

Bir suredir üstüne çalıştığım, geçerli bir sertifika olan PSM 1 sertifikasını aldım. Bir kurumdan eğitimi zorunlu tutmadığı için scrum.org üzerinden almayı tercih ettim.Sınavın amacı geçmek değil scrum ı gerçekten anlamak olduğu söylenmekte. Sanırım bu sebeple, sınavda birçok yorum yapmanız gereken sorular mevcut.Agile yöntemleri seviyor ve öğrenmeye de açıksınız.. Şimdi de sertifika almayı bu süreçte bir disipline olma faktörü olarak görüyorsanız PSM 1 sertifikası ile ilgilenirsiniz. Ayrıca sonunda çalışmanızın karşılığını alabilmek de bir o kadar keyifli.

Belirli ücretler karşılığında, Scrum.org‘un sağladığı sınavlara online katılabilir ve sertifikanızı alabilirsiniz. Scrum.org‘daki sertifikalar şöyle sıralanıyor:

  • Professional Scrum Master I ve II (PSM)
  • Professional Scrum Product Owner I ve II (PSPO)
  • Professional Scrum Developer (Java ve .NET) (PSD Java ve PSD .NET)
  • Professional Scrum Developer Java Trainer (PSDT Java)
  • Professional Scrum Developer .NET Trainer (PSDT .NET)
  • Professional Scrum Master Trainer (PSMT)
Şimdi PSM 1 sertifikası alabilmek için çalışma sürecimden bahsedeyim. Aynı amaca sahip insanlara faydalı olabilirim umarım.Öncelikle, ilk girişimde alamadığımı belirteyim..Sınav ücreti : Her bir giriş için 150$Kısıtlar: 80 soru – 60 dkHedef: Minimum %85 başarıYani geçebilmeniz için en az 68 doğru yapmanız gerekiyor.Agile yöntemler ile daha önce tanışmadıysanız Scrum’a odaklanmadan önce bu konuları geniş bir yelpazede ele alan ana dilinizde yazılmış olan Özcan ACAR’ın Extreme Programming kitabnı tavsiye edebilirim. Sanırım bulması biraz zor, eger e-book okuyabiliyorsanız  sanırım kendi sitesinde bunun güncel halini satın alabilirsiniz. İsmi Pratik Agile olarak değişmiş..Scrum guide’ı bir kez kendi dilimde Türkçe olarak 2 kez de orijinal dilinde okudum. Sınav İngilizce olduğu için İngilizce versiyonun okunması önem arzetmektedir.Sitesindeki Open Assesment lardan son zamanlar sürekli %100 aldım. Ancak bu bir kriter olmasın, zorluk seviyesi gerçek sınavla aynı değil. Keşke olsaydı ama değil:) Yüzde 70 ile kaldığım sınavdan önce de 100 alıyordum. Buradaki sorulardan az da olsa gerçek sınavda gelebilir. Buradaki sınavların soruları tekrar edebilir çünkü havuzdaki soru sayısı kısıtlı. => 

https://www.scrum.org/Assessments/Open-Assessments/Scrum-Open-Assessment

Practitioner Open Assesment, buradaki soruların zorluk seviyeleri ve çeşitliliği daha fazla. Sanırım (sorumluluk kabul etmiyorum) burada %90-95 alıyorsanız gerçek sınava hazır olduğunuzu düşünebilirsiniz.testtakeronline.com üzerinde de free olarak 25-30 deneme yaptım. Sürekli %100 yapmaya başladığımda bıraktım.Soruların yayınlanması paylaşılması yasak olduğundan sınavda soruları google da aramayı denemeyin bile. Okuya yorumlaya bulsanız bile kaybettiğiniz vaktin yanında esamesi okunmaz..Practitioner Open (buraya scrum.org dan erişebilirsiniz) üzerindeki soruları forumda takip ederek doğrulara ulaşmanız hem bilgilenmenizi hem yanlışınızı görmenizi sağlayacaktır. Orada çok vakit geçirin. Yine forumda, defalarca kez girip kaybettiğini söyleyenler de moralinizi bozmasın. Forum önemli, tartışmalar ve sertifika sahibi scrum masterların yorumlarını okuyarak, akıl yürüterek denemelerdeki soruların doğru yanıtlarını bulmanın gerekliliğini düşünüyorum.=> 

https://www.scrum.org/Assessments/Open-Assessments/Scrum-Practitioner-Open-Assessment

Kolay gelsin
If I give you my apple and you give me yours, we would still have one apple each. But if I share with you my idea and you share yours, we would both have two ideas!Eğer kendi elmamı sana, sen de seninkini bana verirsen; ikimiz de 1 elmaya sahip olmaya devam ederiz. Ancak, düşüncelerimizi birbirimize söylersek her ikimiz de 2 fikre sahip oluruz. 

SİMGELER VE KISALTMALAR LİSTESİ

Cloud Computing :Bulut Bilişim’in uluslar arası terminolojideki adı.

Grid Computing :Bir iş grubunu farklı kaynakları dağıtık ve eş zamanlı olarak kullanarak verimli ve hızlı işleyebilmeyi sağlayan teknolojidir.

Hosting :Bir web sitesinde yayınlanmak istenen sayfaların, resimlerin veya dokümanların internet kullanıcıları tarafından erişebileceği bir bilgisayarda tutulmasıdır.

IBM :Amerika menşeli çok uluslu teknoloji şirketinin adıdır.

Milestone :Kilometre taşı. Sıfır zaman ve sıfır maliyetli görevlerdir. Bir projede adım adım bu görevler ilerler.

Virtualization :Donanımsal ve yazılımsal kaynakların soyut bir biçimde paylaştırılmasıdır.

WebService :Platformdan bağımsız olarak çalışmak ve verilerinizi bütün elektronik cihazlara gönderebilmek için tasarlanmış bir hizmet teknolojisidir.

Kısaltmalar

API (Application Program Interface) :Bir programın ya da program bloğunun (programcık olabilir) işlevselliğini başka program ya da program bölümlerinin de kullanabilmesini sağlayan fonksiyon ve erişim noktalarına verilen addır.

HTTP (Hyper Text Transfer Protocol) :1990 yılından beri dünya çapında bir kaynaktan dağıtılan ve ortak kullanıma açık olan hiperortam bilgi sistemleri için uygulama seviyesinde bir iletişim kuralıdır.

IaaS (Infrastructure as a Service) :Uzaktaki sunucularda kullanıcının adına sanal bir sistem oluşturulmakta ve bu sistem üzerinde istenilen manipülasyon yapılabilmektedir.

IT (Information Technologies) :Bilgi Teknolojileri’nin uluslararası terminolojideki adı.

PaaS (Platform as a Service) :Bu sınıf yapısında kullanıcıya bir servis havuzu sunulmakta ve bu servislerden ihtiyaca göre ekleme çıkarma yapılabilmektedir.

REST (Representational State Transfer) :Temsili Durum Transferi kelimesinin kısaltılmışıdır. Sunucu tarafında istemci ile ilgili bir bilginin tutulmadığı, sunucu istemci arasındaki bir haberleşme yöntemidir.

SaaS (Software as a Service) :Bu sınıf türünde kullanıcılara sunulan özel yazılımlar ile lokalde hiçbir iş gücü ve bakım maliyeti olmadan yazılımlardan istifade edilebilir.

SLA (Service Level Agreement) :Müşteri ile hizmet sağlayıcı arasında düzenlenen bir anlaşma ile hizmet sağlayıcı tarafından müşteriye sağlanan hizmetlerin niteliğini, miktarını, teslim zamanını, müdahale ve sorun çözme sürelerini ve benzeri diğer niteliklerini tanımlayan anlaşmadır.

SOA (Service Oriented Architecture) :Birbirlerinden farklı servislerin daha karmaşık yapılar oluşturabilmesi için bir uyum çerisinde beraber çalışabilmesi yaklaşımıdır.

SOAP (Simple Object Access Protocol) : Farklı özelliklere sahip (Windows, Unix vb) sistemlerin birbirleri arasında HTTP aracılığıyla XML formatında mesajlarla iletişim kurmalarına yarayan bir mesajlaşma protokolüdür.

XML (Extensible Markup Language) :Hem insanlar hem bilgi işlem sistemleri tarafından kolayca okunabilecek dokümanlar oluşturmaya yarayan bir işaretleme dilidir.

ŞEKİLLER LİSTESİ

Şekil 2.1 Bulut Bilişimin Genel Yapısı………………………………………….…14

Şekil 2.2 Bulut Bilişim Temel Hizmet Kategorileri…………………………….…16

Şekil 2.3 Bulut Bilişim Servis Modelleri………..………………………………….17

Şekil 2.4 Bulut Bilişimde Kullanılan Uygulamalar ve Yazılımlar…………………23

Şekil 3.1 Bulut Depolama Servisi Sunan Markalar…………………….……….…42

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo 2.1 Bulut Bilişimde Kullanılan Yazılımlar………………………….……….20

Grafik 2.1 Bulut Bilişimde Karşılaşılan Sorunlar………………………………..…25

Tablo 2.2 Bilgi ve İletişim Teknolojileri ve Alt Kırılımları……….………..……..28

Tablo 2.3 Bulut Bilişimin Etkileyeceği Sektörler…………….……………………30

Grafik 3.1 2012 Yılı Kamu Bilişim Yatırımları Sektörel Dağılımı…………….….36

Tablo 3.1 2006-2010 Eylem Planında Bulut Bilişimle İlişkili Eylemler………….38

Tablo 3.2 Bulut Depolama Hizmetlerinin Karşılaştırması…………………………43

Grafik 3.2 Bulut Hizmeti Veren Dünyadaki En İyi Siteler………………………..44

Grafik 3.3 Bulut Bilişimin Dünyadaki 5 Yıllık Gelişimi…………………………..46

ÖZET

Anahtar Kelimeler: Bulut Bilişim, Özel Sektörde Bulut Bilişimin Kullanımı, Kamu Sektöründe Bulut Bilişim

Bitirme projesinde ‘Bulut Bilişimin Ülkemizde Özel Sektörde ve Kamusal Alanda Kullanımı’ konusu üzerinde durulacaktır. Genel bir literatür taraması ve araştırmalar sonucunda elde edilen verileri referans alarak ve bilgi birikimi ile bitirme projesinde konuyla ilgili detaylar incelenecektir. Tablo ve grafikler yorumlanacak, gerekli analizler yapılacaktır. Bilişim bölümünde geçen Bulut Bilişim ana teması üzerinde durulacak olan bu çalışmamda bana yardımlarını esirgemeyen değerli danışman ve hocalarıma ve yine çalışmam boyunca bana destek veren aileme teşekkür ederim. Bulut Bilişim ve Sanallaştırma kavramları birbiriyle paralel iki bilişim terimidir. Bu çalışmada, bu sistemler için gereken yazılım ve donanımlar, alt yapılar ve diğer gereklilikler üzerinde durulacak; başta bilişim sektörü olmak üzere kullanıldığı sektörlere kısaca göz atılacaktır. Dünyadaki kullanım şekline yine kısaca değinilecek ve projenin ana konusu olan, ‘Türkiye’de Özel Sektör ve Kamu Sektöründe Bulut Bilişimin Kullanımı’ başlığı detaylı bir şekilde çalışmanın ikinci bölümünde ele alınacaktır. Sektörel anlamda ülkemizdeki yeri ve öneminin altı çizilecek olup, verilerle beraber önemli isimlerin başarı hikâyeleri de çalışmada yer alacaktır. Referans olarak başta okulumuzun değerli kütüphanesi ve ders kitapları kullanılacak olup, internet kaynakları, e kitaplar, bulut bilişimle ilgili basılı ve yazılı tüm kaynaklar, haberler, bilişim ve teknoloji dergileri, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu da referans olarak kullanılacak ve değerlendirilecektir.

BÖLÜM 1. GİRİŞ

Bilişim dünyasında son yıllarda adını sık duyduğumuz bulut bilişim (Cloud Computing) gün geçtikçe hayatımıza daha da girmeye başladı. Bulut Bilişimin ana temasında maliyetlerin düşürülmesi, değişen iş gereksinimlerine hızlı cevap verebilme ve karmaşıklığın azaltılması yer alır. Bütün bu özellikleriyle Bulut Bilişim, bir üründen çok bir teknoloji hizmeti olarak görülebilir ve bu anlamda sadece faydalanıldığı ölçüde hizmete ücret ödeyebilme seçeneğini mümkün hale getirmektedir.

Bulut Bilişimde bizim olmayan bir sanal sistemin sadece kullanılan ölçekte ve kullandığımız kadarını öderiz. Bilişim Teknolojileri(IT) giderek hayatımızın en önemli parçası haline geliyor. İletişimin kurulmadığı, bilgiye ulaşılamayan bir dünyanın gerilerde kaldığı dönemde yönetilebilir genişleyebilir ve maliyetleri anlamlı ölçüde düşürebilen teknolojiler öne çıkar hale gelmiştir.[1]

İşletmelerin birçoğu sanallaşma teknolojileri ile tanıştı. Bir çok kurum, evvelden “ölçeklenemediği için performans sıkıntısı yaşanabilen”, ya da “yedeksiz ve/veya yük paylaşımsız (cluster yapı) yapılarla çalışıldığından yüksek erişilebilirliği (High Availability) sağlamanın zor olduğu”, “sistem kaynaklarının dağıtık mimariye sahip olamamasından sadece belirli saatler için verimli yada sırf vaktiyle yanlış öngörü ile yüksek konfigürasyonlu makineye kurulmuş” sistemlere sahiptir. Bu sistemler mevcut durumlarından ötürü verimli kullanılamamaktadır. Bulut Bilişim temel olarak bunlara çözüm arayışıyla ortaya çıkmıştır. Ayrıca bu durumlarla paralel anlamlı başka fonksiyon ve avantajlar da sağlayabilmektedir. [2]

Artık işletmelerin yeni teknolojileri hızla bünyesine katması ve ondan fayda sağlaması bir beklenti değil, rekabette ayakta tutacak, rakiplerden bir adım öne geçirecek zaruri bir ihtiyaç haline gelmektedir. Öyle ki dijital ortamdaki veriler günden güne artmakta ve önemli hale gelmektedir. Özellikle devlet ve ekonomik kurumlar birçok işlerini –hatta bazen manuel bir yedeği olmamasına rağmen- bilişim teknolojilerine yüklemektedir. Dolayısı ile bilgi güvenliği ve sistemin devamlılığı kritik önem arz etmektedir. Hizmetlerin sürekliliğinin sağlanması ve olası problemlerin saatler hatta bazen dakikalar ile ölçülebilecek şekilde yedeği ya da yük paylaşımcısı üzerinden devam etmesi elzemdir. Bulut Bilişim tabiatı gereği bu durumlar için son derece uygun bir çözüm haline gelmiştir.

Bulut bilişim günümüzde üzerine çok konuşulan fakat az somutlaşmış bir kavram. Artık işletmeler kendileri yönetebildiği, belirli kuralları ve hizmet seviyesi olan, kapasitesi ihtiyaca göre artıp azalabilen, kullandıkları kadar ödeyecekleri, ilk yatırım maliyeti olmayan esnek bir bulut hizmeti aramaktadır. Amaç bilgi teknolojileri maliyetlerini düşürmek ve asıl yapılan işe odaklanmaktır. [3]

Bulut Bilişimi tercih eden işletmeler ve şahıslar yani tüketiciler, servis sağlayıcı ile hizmet seviyesi anlaşması (SLA) ya da kontrat esasına göre çalışabilmektedirler. Servis sağlayıcı tüketiciye servisin kullanımı hakkında detaylı analitik bilgi sunabilmelidir. Servis sağlayıcı kullanıcıya servisi kullanabilmesi ve kullanırken oluşan problemleri giderebilmesi için gerekli yardımı sağlar. Tüketici; abonelik, yönetim, yardım, servisin tüketimi işlemlerini erişim katmanı üzerinden gerçekleştirir. Erişim katmanı, web ara yüzü ve API’lerdir. [4]

Google’ın yaptığı araştırmaya göre Bulut Bilişim ile %10 işletme giderlerinin azalacağı, işletme içerisinde %35 oranında Bilgi Teknolojileri harcamalarının azalacağı buna karşılık %10 oranında bir gelir ve %50 oranında bir verimlilik artışı sağlanacaktır. [5]

Özel sektörde yaygın ve kamusal alanda kullanımı günümüzde önemsenmeye başlayan bu yöntemde, uygulamanın bulut üzerinde yazılımının yüklenmesi ve işletilmesi, işletim sistemi, programlama dili yürütme ortamı, veri tabanı ve web sunucularını içeren bir bilgi işlem platformunun dağıtılması, sunucuların fiziksel veya sanal makineler olarak sunulması çok büyük bir avantaj aynı zamanda gereklilikleridir.

AB üyesi ülkeler başta olmak üzere dünyanın pek çok yerinde bu sistem kullanılmakta ve genişletilmeye çalışılmakta. Önümüzdeki yıllarda bilişim teknolojilerinde Bulut Bilişim’e ayrılacak bütçenin, Avrupa’da 110 milyon Euro, Türkiye’de ise 14 milyon TL civarında olacağı öngörülmektedir. [6]

Altyapı kurma zorunluluğu bulunmaksızın sistem kullanma olanağı, kullanıcılar açısından ciddi bir avantaj olarak nitelendirilmektedir. Bulut bilişim kullanımına geçen kuruluşlar da, bu avantajlardan faydalanarak altyapı, güvenlik ve personel maliyetlerini azaltabilmektedir. [6]

Kamu sektörü, bulut bilişime özel sektörden daha mesafeli olmasına rağmen, hali hazırda gerçekleştirilmiş olan uygulamalar umut verici olarak görülmektedir. Örnek olarak, Adalet Bakanlığı Ulusal Yargı Ağı Projesi, Adalet Bakanlığı’nın Ulusal Yargı Ağı Projesi ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın bilgi işlem altyapısının yeniden organizasyonu gösterilebilir. [6]

Yazılım tarafındaki gelişmeler ışığında ve Grid Computing teknolojisinin temelleri üzerinde Bulut Bilişim’in kullanılabilir hale gelmesi ve bu teknolojinin önünün açılması gözden kaçırılmaması gereken detaydır. Ayrıca Web üzerinde yaygınlaşan REST teknolojisi ile SOA mimarisine uygun yazılım geliştirme yaygınlaşmamış olsaydı, Cloud Computing bugün olduğu yerde olamayacağı öngörülebilir. Grid Computing, IBM’in yaratıcılığında geliştirilmiş bir sistemdir. Bir cümlede tanımlamak gerekirse; Hizmet sağlayan sunucuya üye olan bilgisayarlar güçlerini birleştirir ve paylaşırlar.

Grid Computing, bilgi teknolojileri dünyasında bir devrim değildir, aslında halen kullanılmakta olan dağıtık bilgi işleme, Web ve sanallaştırma teknolojileri gibi birçok kavramın evrim geçirmesidir. SOA mimarisi, internet üzerinden küçük miktarda bilgileri ya da mesajları aktarma yapısıdır. SOA mesajları XML, JSON, Text, Stream gibi formatlarda olabilmekte ve HTTP (bazen de TCP/IP) kullanılarak gönderilirler. Kurumsal mimariler bu teknolojiyi kullanmaktadırlar. [7]

SOAP mesajlarından sonra artık Rest teknolojisi, İstemci ve Sunucu (Client-Server) arasında veri alış verişinin basit bir yolu olabilmiştir. REST mimarisi standart bir tanımlamaya ihtiyaç duymaz. REST ile veri alış verişini JSON, XML hatta Text formatında bile ihtiyacınıza göre yapabilirsiniz. Esnek bir yapıya sahiptir. REST mimarisinde http metotlarından yararlanılır. DELETE, GET, POST ve PUT metotları kullanılır. Amazon ve eBay bu hizmeti yoğun olarak kullanmaktadırlar. JSON’ın objeyi tanımlama yeteneği XML WebService’ lerindeki mesaj formatı olan XML’in hantal maliyetinden bilişimcileri kurtardığı için REST yapılar SOAP’a oranla hızla artmaktadır. [7]

BÖLÜM 2. BULUT BİLİŞİM

Hayatımızı kolaylaştıran ve çağımızın çok önemli ilerlemelerinden biri olan bilişim teknolojilerinde son yıllarda öne çıkan gelişmelerden bir tanesi bulut bilişim (cloud computing) olmuştur. Sanallaştırma, bulut bilişim ve web 2.0 öne çıkan ilk üç bilişim teknolojisi olarak belirlenmiştir. Hali hazırda bulut bilişim terimi, Sanallaştırma (Virtualization) teknolojisini içerisinde barındırmaktadır. [8]

Bulut Bilişim, ortak kullanılan kaynaklar üzerinde, ihtiyaca göre ölçeklenebilen, anında kullanıma hazır, kaynak ataması ve yönetimi kolay yapılabilen bilgi ve iletişim servisleri olarak da tanımlanabilir. Bahsedilen bu servisleri ayıracak olursak bunlar sırasıyla: Altyapı servisleri, platform servisleri ve yazılım servisleridir. [8]

Altyapı servis modelinden, kuruluşlar işletmelerinin ihtiyacı olan depolama aygıtı, bilgisayar ağı ve sunucu gibi ihtiyaçlarını hizmet olarak bulut bilişim hizmeti veren firmalardan sağlarlar. Platform servis modelinde, kullanıcıya kendi uygulamalarını geliştirmesi için gerekli araçları içeren uygun bir ortam sağlanmaktadır. Yazılım servis modelinde ise, uygulamalar servis sağlayıcılar tarafından işletilir ve müşterilerine bu uygulamalar hazır servisler olarak sunulur. [8]

Günümüz teknolojisinde işletmelerin yeni gelişmeleri hızla bünyesine katması ve ondan fayda sağlaması rekabette ayakta tutacak olmazsa olmaz bir ihtiyaç haline gelmiştir. Bulut Bilişim ile bilgisayarınızda bulunan ofis, resim düzenleme ve arşivleme, ajanda, yabancı dile çeviri programları ve kişisel dosyalarınız, internetteki bir sunucuya taşınabilmekte ve internete bağlı olunan her yerden bu programlara ulaşarak çalışmalar gerçekleştirilebilmektedir.

Bakım, onarım, lisanslama gibi sorunlara bireysel ya da ticari kullanıcıların en alt düzeyde kafa yormalarını sağlayabilmektedir. Tipik bulut bilişim sağlayıcıları servislerini diğer web servislerinden ya da web tarayıcılarından erişilebilecek şekilde online olarak sağlarlar. Yazılım sunucuda koşturulmakta ve hizmet vermekte aynı zamanda üretilen çıktılar erişilebilir sunucu ya da sunucularda yedekli olarak saklanabilmektedir. Daha da önemlisi ve güzeli, dağıtık mimari sayesinde iş isteği konum olarak en hızlı cevaplanabilecek sunucudan karşılanabilmektedir.

sekil-1.jpg

Şekil 2.1 Bulut Bilişimin Genel Yapısı [http://yunus.hacettepe.edu.tr/]

2.1.Bulut Bilişim Kavramı ve Tarihsel Süreci

Bulut bilişimi teknolojisini anlayabilmek için kullanıcılar ve hizmet verenlerin arasındaki ilişkiyi iyi anlamak gerekmektedir. Bilişim sektörü ilerledikçe, yazılım ile yapılabilen şeylerin çok ilginç noktalara geldiği görülmektedir. Tabi bu yazılımların desteklendiği donanımlar da benzer süreçte gelişmeye devam ettiler. Yeni yazılımlar güçlü donanımlara ihtiyaç duydu, yeni donanımlar da sundukları gücün hepsini kullanabilecek yazılımlara. [9]

Bulut bilişim modeli, John McCarthy’nin 1960’larda ortaya attığı ‘Bir gün hesaplama işlemleri geniş kamusal ağlar üzerinde gerçekleşecek.’ görüşüne dayanmaktadır. Bulut kavramı gerçekte bir telekomünikasyon terimi olup servis sağlayıcı ile son kullanıcı arasında kalan ağ üzerindeki sistemi sembolize eder. [10]

Bulut bilişim, bu iletişim kavramını, bünyesine sunucu bilgisayar sistemleri de ekleyerek genişletir. Google şirketinin yönetim kurulu başkanı Eric Schmidt, 1993 yılında web alanındaki görüşlerini şu şekilde dile getirmiştir: “Ağlar, bilgisayarlar üzerindeki işlemciler kadar hızlı çalışır hale geldiğinde, bilgisayarlar tüm işlemlerini ağ üzerinde yapmaya başlayacaklar, ağ üzerinde yayılacaklardır.” Bu fikir, günümüzde bulut servisleri olarak karşımıza çıkan teknolojiye geçişi ifade etmektedir. [11]

2007 yılında Google, IBM ve birçok üniversite, geniş ölçekli bulut bilişim araştırma projeleri üzerinde çalışmaya başlamışlardır. 2008 yılının başlarında ortaya çıkan; Bilgi teknolojileri servisi kullanıcılarının, servisi sağlayanlar ve servis hizmeti alanlar olarak ele alınması; şirketlerin kendi bünyelerindeki donanım ve yazılımları servis tabanlı modeller biçiminde sunmaları görüşü bulut bilişim kavramının tam anlamıyla hayata geçirilmesinde bir dönüm noktası olmuştur. [11]

Sanal makinelerde üretim yapılması ve sanallaştırmanın gitgide öneminin artması ile grid computing kullanımı bulut bilişim için birer milestone olarak kabul edilebilir. İşletim sistemleri ve sunucular değişime uğradı, değişen teknolojinin gereksinimlerine uygun kavram ve teknolojiler ortaya çıktı. Bilişimde sanallaştırma, sanal bilgisayar donanım platformu, işletim sistemi (OS), depolama aygıtı veya bilgisayar ağ kaynaklarının bir sanal versiyon oluşturma eylemidir. Sanallaştırma mantıksal olarak farklı uygulamalar arasında mainframe bilgisayarlar tarafından sağlanan sistem kaynaklarını bölen bir yöntem olarak, 1960’lı yıllarda görülmeye başladı. O zamandan beri, terimin anlamı oldukça genişlemiştir.

2.2.Bulut Bilişimde Kullanılan Sistemler ve Kavramlar

Bulut bilişimi geleneksel hosting hizmetinden ayıran üç temel fark vardır. Bunlardan birincisi, sadece talep olduğunda hizmetin verilmesidir ve hizmetin verildiği süre kadar ücretlendirilmesidir. İkinci temel farkı, elastik yapıda olmasıdır. Müşteri bir servisi istediği boyutta alabilir ve ona göre ücretlendirme yapılır. Bir diğer fark ise, hizmetin yönetiminin bulut bilişim hizmeti veren servis sağlayıcı tarafından yapılması olarak sayılabilir.

Hizmet alan müşterinin sadece kişisel bilgisayarlarının ve internet bağlantısının olması yeterlidir. Müşteri bilgi ve iletişim teknoloji ihtiyacını servis olarak almakta ve kullandığı kadar ücret ödemektedir. Bu model, evlerde elektrik, su ve doğal gaz kullanımı ve ücretlendirilmesi modeline çok benzemektedir.

Bulut Bilişimde şimdiye kadarki süreçte sınıflandırılmış ana kategoriler şunlardır:

Cloud Computing IasS SaaS PaaS

Şekil 2.2 Bulut Bilişim Temel Hizmet Kategorileri

IaaS: Uzaktaki sunucularda kullanıcının adına sanal bir sistem oluşturuluyor ve bu sistem üzerinde istediğiniz manipülasyonu yapabiliyor.

SaaS: Bu sınıf türünde kullanıcılara sunulan özel yazılımlar ile lokalde hiçbir işgücü ve bakım maliyeti olmadan yazılımlardan istifade edebilir.

PaaS: Bu sınıf yapısında kullanıcıya bir servis havuzu sunuluyor ve bu servislerden ihtiyaca göre ekleme çıkarma yapılabilmektedir.

Bulut Sistemindeki Katmanlar

Sağlayıcı: Bulut servisini yöneten ve işleten şirkettir.

İstemci: Uygulama transferi için bilgisayar donanımlarını ve yazılımlarını içerir.

Uygulama: Bulut uygulama servisleri internet üzerinden çalışır, kullanıcının bilgisayarının üzerine indirme ve kurma işlemi kalkar ve kolayca destek sağlamaktadır.[12]

sekil-2.jpg

Şekil 2.3 Bulut Bilişim Servis Modelleri

Bulut bilişim servis hizmetlerini kapsayan ve esnek ayarlanabilirlik sayesinde birlikte kullanıcısına bu hizmetleri sunan bir ağ erişim modelidir. Bu modelde 3 ana servis hizmet vermektedir. Bu hizmetler sırası ile Servis olarak Yazılım, Servis olarak Platform ve Servis olarak Altyapı hizmetleridir.

Servis olarak Yazılım (Saas), kullanıcıların herhangi bir kurulum yapmadan internete bağlı herhangi bir platform üzerinden uygulamalara erişerek yararlandığı servis hizmetidir. Servis olarak Platform (Paas), kullanıcısına online olarak kendi yazılım ve uygulamalarını geliştirme, test ve dağıtım hizmeti ile birlikte sadece bu yazılımların barındırılması için gerekli çevre birimlerini üzerinde kontrol ile yönetim imkânı sunar. Servis olarak Altyapı (Iaas) ise, kullanıcı, ihtiyacı olan işlemci, depolama alanı, ağ kaynağı ve diğer ana bilgisayar bileşenlerine erişerek bunlar üzerinde istediği işletim sistemini kurması ve uygulamalar geliştirip çalıştırabilmesi imkânına erişir. [13]

Bulut Bilişim, gerçek bir zamanda İnternet teknolojilerini kullanarak bir servis olarak tüketildiği bir çeşit programlamadır. Bulut servisleri, sadece İnternet ya da ağı kullanmaktan çok, birisi İnternet’teki ya da ağdaki servisin ya da kaynağın dağıtımı için sorumluluk aldığında var olur. [14]

Bulut Bilişim’in ardında iki teknoloji yatmaktadır: Web 2.0 ve Sosyal Ağ. Şirketler, bu iki teknolojiyi kullanarak donanım kapasitesini çok sayıda kullanıcının ihtiyaçlarını karşılamak için hızlı bir şekilde artırabiliyor. Bu yaklaşım bireysel kullanıcılar ve küçük işletmeler tarafından uygulanmaktadır.

Esneklik, kolay yönetilebilirlik, iş sürekliliği, web üzerinden her an her yerden 7/24 kesintisiz hizmet, süreç mükemmelliği, yatırım yapmayı gerektirmeyen sistem, süreç zekası, inovasyon, gelişim, global ve kaliteli iletişim, güvenlik, depolama ve hızlı çözüm üretme gibi pek çok artı yanı mevcut.

2.2.1.Sanallaştırma Kavramı

Donanımsal ve yazılımsal kaynakların soyut bir biçimde paylaştırılması anlamına gelen sanallaştırma kavramı, son 10 yılda oldukça efektif olarak kullanılmaktadır. Kaynak kullanımı ve paylaşımı anlamında, başta donanım maliyetlerinin düşürülmesi ve sistem kaynaklarının verimli kullanımının sağlanması noktasında çok önemli bir yer tutmaktadır. [15]

Günümüzde yapılan veri merkezi pekiştirmelerinde en öncelikli olarak değerlendirilen sanallaştırma teknolojileri, bulut bilişim kavramının temelini oluşturmaktadır. Donanım, yazılım ve platform sanallaştırma yapılarının büyük bir resim olarak değerlendirilmesi, aslında bulut bilişim olarak ifade edilebilmektedir. Sanallaştırma, mantıksal yapıyı fiziksel altyapıdan bağımsız değerlendirebildiğimiz, hızlı ve esnek bir şekilde yönetebildiğimiz soyut kavramları ifade etmektedir. [15]

Sanallaştırma teknolojileri; sunucu sanallaştırma, uygulama sanallaştırma, masaüstü sanallaştırma ve oturum sanallaştırma olarak sınıflandırılabilmektedir. Bu sanallaştırma sınıflarının her birinde amaç; kaynakların daha az maliyetle paylaştırılması ve mantıksal katmanlar kullanarak kullanıcılara hizmet verilmesidir.

Sanallaştırma teknolojileri pastasında en önemli pay donanımların sanal kaynaklara bölünmesi ve bu şekilde paylaştırılmasıdır. Bu sayede çok daha az sayıda fiziksel donanım (sunucu, ağ cihazları, depolama birimleri vb.) ile çok daha fazla mantıksal birim oluşturulabilmekte ve bu birimler çok çeşitli hizmetlerde birbirlerinden bağımsız olarak kullanılabilmektedir.

Bulut bilişimin temelinde sanallaştırma yatmaktadır. Bu sebeple gerek donanımların ve gerekse yazılımların sanallaştırılması ile birçok platform üzerinde çalışan servislerin kullanıcılara ulaştırılması mümkün olabilmektedir. Sanallaştırma pazarının son derece aktif olduğu günümüzde özellikle bu teknolojilerin kullanımında büyük bir artış görülmektedir. Sunucu sanallaştırma teknolojileri başta olmak üzere platform ve uygulama sanallaştırma teknolojilerinin çok büyük bir hızla geliştiği gözlemlenmektedir. [16]

Özellikle sanallaştırma teknolojilerinin kullanılması ile donanımsal ihtiyaçların çok dinamik ve esnek bir şekilde gerekli servisler için sanal olarak paylaştırılabilmesi sağlanabilmektedir. Bu sayede istenen zamanda kaynaklar arttırılmakta, istenildiğinde azaltılmaktadır. Aynı şekilde kaynaklar farklı servisler için ortak olarak kullandırılabilmekte ve kaynakların atıl kalmasının önüne geçilebilmektedir. [16]

2.2.2.Bulut Bilişim ve Sanallaştırma Teknolojisinde Kullanılan Yazılımlar

Bulut Bilişimin kullanılabilmesi için birtakım yazılım ve donanımlara ihtiyaç duyulur. Bu bölümde, bu sistem için kullanılan ticari-lisanslı ve ücretsiz yazılımlardan örnekler verilecektir.

Tablo 2.1 Bulut Bilişimde Kullanılan Yazılımlar

Windows Azure

System Center 2012

Google Docs

IBM SmartCloud

Lucidchart

Hyper-V

Amazon EC2

Cloud Storage

SQL Azure

Office WebAccess

AppEngine

Redhat Openshift

Ticari Yazılımlar

Amazon. Amazon ve Amazon EC2, yazılımsal çözümleriyle artık bir dünya markası. Amazon, bulut bilişim konusunda günümüzün en çok kullanılan çözümlerinden biri olan AWS’yi (Amazon Web Services) 2002’de piyasaya sundu. AWS için içerisinde Amazon S3, Amazon EC2 gibi birçok servisi barındıran, bulut bilişim temelli bir barındırma ve sunucu platformu denilebilir.

Amazon EC2 bize Micro Instance, Small Instance, Medium Instance, Large Instance ve Extra Large Instance adlarında 5 adet farklı donanım ortamı sunuyor. Yıllık ortalama $60 ücretli.(2015,Amazon websitesi) Google (Google App Engine) ve Microsoft’un (Microsoft Azure) da AWS ile benzer klasmanda ürünler sergilemektedir.

IBM. IBM firmasının sunduğu Akıllı Bulut Depolama yazılımı lisanslıdır. Docs ve Note gibi birçok pratik depolama imkânını sunmaktadır. 10 kata kadar daha yüksek performans, esneklik ve genişletilebilirlik ile dinamik bulut stratejisi, eksiksiz denetimli self servis sistemi, sağlam ve açık bir altyapı, güvenlik, ağ teknolojileri ve benzeri tüm özellikleri ile IBM yazılımları farkını ortaya koymaktadır.

Microsoft . Fiziksel sunucu donanımı ve ağ aygıtları; mesajlaşma sistemi için Microsoft Exchange Server 2010; portal, dosya ve içerik paylaşımı için Microsoft Sharepoint Server 2010; anlık mesajlaşma ve konferans için Microsoft Lync Server 2010; kullanıcılar için Office 2010 çözümü MS ticari yazılımları olarak kullanılmaktadır. Bu servisler Microsoft veri merkezleri tarafından sunulacak olup, donanım, işletim sistemi, kurulum ve bakım gibi önemli maliyetleri tamamıyla düşürmekte ve oldukça yüksek bir avantaj sunmaktadır.

Ücretsiz Yazılımlar

Google. Google’ın sunduğu birçok avantajdan birisi de Google Drive depolama özelliğidir. Bulut depolama servisleri arasına yeni giren Google Drive, ücretsiz depolama alanı ve Google ekosistemini kullanmasıyla öne çıkan uygulamalar arasında yer alıyor. Kullanıcılara 5 GB ücretsiz depolama alanı sunan Google Drive’da 25 GB alana sahip olmanın bedeli aylık 2.49, 100 GB alan edinmenin karşılığı ise 4.99 dolar. [17]

Diğer yandan hizmetin maksimum dosya boyutu ise 10 GB olarak dikkat çekiyor. Mac, Windows, Android, iPhone ve iPad uygulamalarıyla geniş bir donanım yelpazesinde kullanım imkânı sunan Google’ın bulut depolama servisi, aynı zamanda Google Dökümanlar ile senkronize çalışarak bu hizmetin kullanıcılarına avantajlar sağlıyor. [17]

Box. Bireysel kullanıcılardan çok iş çözümlerinde de uzmanlaşan Box, 5 GB ücretsiz depolama alanı sunarak bu alanda diğer servislerden farklılaşmıyor. Box’un kullanıcılar tarafından tercih edilmesinde belki de en çok etkili olan özelliği paylaştığınız dosyaların hakkına sadece sizin sahip olmanız. [17]

Dropbox. Bulut paylaşım uygulamaları arasında belki de popüler olan şirket Dropbox. Daha çok bireysel kullanıcılara odaklanan Dropbox, sunduğu 2 GB depolama alanıyla rakiplerinden geride gibi görünse de üçüncü parti uygulamalarla olan entegrasyonu, arkadaşlarla dosya paylaşım özelliği ve kolay senkronizasyon avantajıyla bu alandaki en iyi uygulamalardan. [18]

SkyDrive. Microsoft’un bulut depolama hizmeti SkyDrive, piyasadaki en iyi uygulamalardan biri. Dünyada neredeyse bütün internet kullanıcıları tarafından tercih edilen Office araçlarını kolayca senkronize etme avantajı nedeniyle tercih edilen SkyDrive, 7 GB ücretsiz depolama alanıyla dikkat çekmektedir. [18]

ICloud. Sadece Apple ürünleri için hizmet veren iCloud, bu ürünleri kullananlar için oldukça makul bir bulut paylaşım uygulaması konumunda. Ücretsiz olarak 5 GB depolama alanına sahip olabildiğini iCloud, iOS ve Mac kullanıcıları için çok seçenekli bir senkronizasyon ağı sunmaktadır. [18]

SugarSync. Tıpkı rakipleri gibi 5 GB ücretsiz depolama alanı veren SugarSync, asimetrik senkronizasyon özelliğiyle kullanıcılarına önemli bir bulut esnekliği sağlamaktadır.

OpenDrive. Birden fazla bilgisayarda ve mobil cihazlarda senkronizasyon özelliği sunan OpenDrive 5 GB ücretsiz depolama alanı sunan bulut paylaşım uygulamalarından.

SpiderOak. Her şeyi mükemmel olmayan ancak birçok özelliği barındırması istenilen bir bulut paylaşım uygulaması varsa, SpiderOak bu seçeneklerden birini oluşturabilir. Özellikle dosya şifreleme özelliğiyle öne çıkan uygulama 2 GB ücretsiz depolama alanı sunmaktadır.

Yandex. Rus arama motorunun yeni servislerinden Yandex.Disk bilişim hayatına bulut paylaşım depolama hizmeti olarak girmektedir. Ücretsiz sunduğu 10 GB depolama alanıyla iddialı bir giriş yapan servis, Yandex.Mail’e entegre olarak çalışmaktadır.

sekil-3.png

Şekil 2.4 Bulut Bilişimde Kullanılan Uygulamalar ve Yazılımlar [19]

Bulut Bilişim hizmetlerinde yazılım lisanslamada sorunlar yaşanması, hizmet sağlayıcılar tarafından açık kaynak kodlu yazılımların kullanılmasına sebep olması üzerine ve Bulut Bilişim pazarının ticari olarak oldukça büyümesinin de yardımıyla, büyük ticari yazılım firmaları kullandıkça-öde mantığında çalışan lisanslama mekanizmaları geliştirmeye başladılar.

Son olarak, Microsoft yazılım firması, Amazon EC2 Bulut Bilişim hizmet sağlayıcısı üzerinde, kullandıkça-öde lisanslama imkânları sağlayıp, Windows Server ve SQL Server yazılımlarını kullanılmasına olanak sağlamıştır. Örnek olarak, Microsoft Windows Server işletim sisteminin saatlik kullanım bedeli olarak 0.15 dolar belirlenmişken, açık kaynak kodlu muadillerinin saatlik kullanım bedelleri 0.10 dolar olmaktadır. Ücretsiz yazılımların yetişemediği yerlerde ticari yazılımlar devreye girerek Bulut Bilişimin işletilmesi desteklenmektedir. [20]

2.3.Bulut Bilişimin Özellikleri, Artıları ve Eksileri

Bulut Bilişim avantajları yönünden eksilerini çabuk kapatabilen bir özellik. İşletmeler ve kişiler açısından birçok yararı bulunuyor.

Başlıca avantajları şu şekilde modellenebilir:

§ Düşük donanım maliyeti sunar. Minimum kaynakla kişisel bilgisayarlara erişim mevcut.

§ Gelişmiş performans özellikleri sunuyor. Diğerlerine göre daha az sistem kaynağı tüketerek performans kaybı yaşattırmıyor, gereken tüm işlemler buluttan hallediliyor.

§ Çoğu ücretsiz olduğu için düşük yazılım maliyeti ile öne çıkıyor.

§ Anında güncelleme özelliği ile son çıkan sürümler otomatik olarak yenileniyor.

§ Sınırsız depolama kapasitesi sunuyor.

§ Veri güvenliği oldukça geniştir. Herhangi bir arıza durumunda veriler kaybolmuyor. Başka bir sunucuya kopyalanıyor.

§ İşletim sistemleri arasında fazlasıyla bir uyum söz konusudur. Windows ile MAC ve Linux için ağ bağlantıları aşamaları çok pratik.

§ Dosya formatı uyumu oldukça fazladır. Bir uygulamanın diğer bilgisayardaki benzer formatta nasıl açılacağı sorunu yok.

§ Grup çalışmaları çok özellikli, bunun yanında gizlilik ve güvenlik boyutu da yine oldukça gelişmiş özelliklerinden.

Bulut bilişim uygulamalarını birden fazla kişinin aynı anda kullanması mümkündür. Örneğin, Google Docs’taki bir doküman üzerinde birden fazla kişi görüntüleme veya düzeltme yapabilir. Dokümanın yeni hali kaydedilir kaydedilmez ise belgeye ulaşma yetkisi olan herkes dokümanın son halini görüntüleyebilir. Üzerine yorumlar iliştirilerek basit bir çevrimiçi çok kullanıcılı Doküman Yönetim Sistemi işlevini görebilmektedir.[21]

grafik-1.jpg

Grafik 2.1. Bulut Bilişimde Karşılaşılan Sorunlar

Bulut Bilişim teknolojisinin göreceli olarak dezavantaj ya da göz önünde bulundurulması önemli isterlerine değinmek gerekirse;

§ Mutlaka sabit bir internet bağlantınızın olması gerekiyor.

§ Düşük hızlarda düzgün çalışamayabiliyor.

§ İnternet hızına göre uygulamalar yavaş çalışabiliyor.

§ Sistemde güvenlik açıkları büyük bir tehdittir.

§ Sistem güncellemeleri kullandığınız yazılımlarla uyuşmayabilir.

§ Bulut operatörü deneyimsiz ise tüm veriler kaybedilebilir.

§ Kullandığınız programlar tüm ihtiyaçlarınızı karşılamayabilir.

Bunlar göze çarpan dezavantajlar olsa da, çaresi olan, tedbir alındığında ve gereken yapıldığında aşılacak birkaç sorun olarak görülebilirler. [21]

Maliyetleri düşürme anlamında bulut bilişim hizmetlerinin bakım ve servislerinin olmaması avantaj teşkil eder ancak bu aynı zamanda sorun yaşandığında kontrolün tamamen bulut sistemi sağlayıcı firmaya ait olduğu anlamına gelir. İşinin ehli bir firmayla çalışılmıyorsa, tüm verilerin kaybolabilme riski de göz önünde bulundurulmalıdır. [21]

2.4.Sektörel Anlamda Bilişimin Önemi

Bir ülkenin, diğer ülkeler üzerinde etkisi yalnızca teknolojik anlamdaki gücüyle değil, teknolojinin beraberinde ekonomik anlamda da güçlü olmasına bağlıdır. Artık sanayi toplumundan, bilgi toplumuna geçiş evresindeyiz. Avrupa Birliği tarafından başlatılan bilgi toplumuna dönüş çalışmaları ve dünyada bilişim teknolojilerin önemi her geçen gün artmaktadır. Ülkemiz, dünya bilişim sektöründe hem jeolojik, hem de sosyal yapı olarak başarılı olabilecek ülkeler arasındadır.

Sektörlerin tüm bölümlerine hitap eden bilişim ve teknolojiyi üretmek için, gerekli olan hammadde; akıl, bilgi ve yaratıcılıktır. Bilişim sektörünün en önemli sermayesi eğitimli insanlardır. Ülkemizin başlıca üretim sektörlerine baktığımızda daha çok emek ağırlıklı ve eski teknolojilerin kullanıldığını, birçok sektörde dünyayı geriden takip ettiğimiz gerçeğiyle karşı karşıya kalındığı görülmektedir.

1980’li yıllardan itibaren bilgi ve iletişim teknolojilerinde yaşanan devrimsel değişimler iş dünyası için birçok fırsatı beraberinde getirmiştir. Dünya yazılım sektöründe önemli bir yere sahip ve söz sahibi olan ülkeler olarak İrlanda, Hindistan ve İsrail ülkemize model olabilecek niteliktedir. Ayrıca yazılım sektöründe yıldızı parlayan ülkeler olarak da Rusya Federasyonu, Filipinler ve Çin göz önüne alınarak Türkiye’nin bu ülkelerin tecrübe, yol harita ve geldikleri noktaları yakın takip etmeleri daha hızlı yol almasını sağlayabilir.

Tablo 2.2 Bilgi ve İletişim Teknolojileri ve Alt Kırılımları

tablo-1.jpg

Kaynak: Yased – 2023 HedefleriYolunda BİT, 2012.

Telekomünikasyon ve iletişim sektörü bilişim sistemlerini en sık kullanan sektördür. Mobil cihazlar, GSM operatörleri, PTT, Telekom, İnternet servis sağlayıcıları bunların başında gelir. Daha sonra gelen sektör ve alanlar ise şunlardır. Ticari muhasebe alanı, eğitim, bankacılık, tıp, matematik-fizik gibi bilimsel araştırmalar, sosyal bilim dalları, haritacılık-mimarlık gibi çizimler, sanatta montajlama çalışmaları, basım-yayın, yazılım-donanım alanlarında kullanılmaktadır.

Bulut Bilişim Her Sektörde Etkili Sonuçlar Almayı Sağlar. Şirkete ve işlere olan katkıları şunlardır:

• %42 Veriye istenilen yerden, istenilen zamanda ve istenilen cihazdan erişim

• %20 Ofisten uzak merkezi bir konumdan güvenli veri depolama

• %10 Maliyetin azalma potansiyeli

• %10 Verilerin güvenli yedeklemesi sayesinde esneklik artışı

• %5 Sunucu ve diğer depolama donanımlarına daha az ihtiyaç

• %4 Çalışanlar arasında daha iyi işbirliği ve paylaşım imkânı

• %3 İşin ihtiyaçlarını karşılayabilecek sınırsız kapasite ve ölçeklenebilirlik

Bulut’un en önemli faydası nedir?

• %100 Güncel, bakım gerektirmeyen yazılım

• %94 Veriniz üzerinde kontrol ve güvenli depolama

• %52 Uzun vadeli ücretlerin ve kurulum ücretlerinin olmaması

• %22 Esneklik

• %21 Öngörülebilir aylık fatura

• %18 Yönetim uygulamaları için kolay kullanılabilir gösterge paneli

2.4.1.Bulut Bilişimin Kullanıldığı Sektörler ve Veriler

Bulut bilişim teknolojilerinin dünya çapında en yaygın şekilde kullanıldığı sektörler sigortacılık, profesyonel hizmetler ve ulaşım olarak sıralanmakta. Yüzde 52’lik bir oranla en çok iş uygulamalarında kullanılan bulut, geçtiğimiz yıl da en çok online bankacılık, online alışveriş, sosyal medya ve online oyun işlemlerinde kullanılmıştır. [22]

Bankacılık sektöründe mevcut olan finansal verilerin, altyapının ve operasyonların güvenliği, bütünlüğü ve erişilebilirliği temin edilmektedir. Sunucularında sanallaştırma teknolojisini etkin bir şekilde kullanan bankaların özel buluta geçmelerinde de önemli bir fayda bulunmadığını sektör temsilcileri ifade etmektedirler. Bulut bilişimin iki önemli faydasından biri olan kaynakların sanallaştırılmasının, zaten kullanılmakta olan sanallaştırma teknolojisi ile elde edilmekte olup, ikinci fayda olan kullanılan kaynak miktarınca ücret ödenmesi faydasının ise özel bulut için geçerli olmadığı belirtilmektedir. [23]

Tablo 2.3. Bulut Bilişimin Etkileyeceği Sektörler

<img width=”588″ height=”145″ src=”file:///C:/Users/ktn13090/AppData/Local/Temp/msohtmlclip1/01/clip_image011.png” alt=”https://docs.google.com/drawings/d/s27EfapsobkwMVJvQ4e_K6Q/image?w=548&h=147&rev=136&ac=1″ />

Yukarıdaki tablo dijital ortamda hesaplama, depolama, iletişim ve bildirim gibi işlevlerin kullanımının etkili olduğu görülmektedir.

BÖLÜM 3. TÜRKİYE’DE BULUT BİLİŞİMİN KULLANIM ALANLARI

Bulut bilişim, dijital yaşamın ve bilgi ve iletişim teknolojilerinin en önemli dönüm noktalarından birini oluşturmaktadır. Sosyal paylaşım sitelerinin gelişimi ile birlikte kullanıcıların ilgisini çekmeye başlayan bulut bilişim; iş dünyasında maliyetleri düşürmesi, e-ticaretin gelişimine katkıda bulunması ve istihdama olan etkisi nedeniyle, büyük şirketlerin ve devlet yönetimlerinin bilgi politikaları arasında öncelikli yerini almıştır.

Türkiye’de de genel bulut bilişim hizmetlerinden faydalanma oranının hızla arttığı, fakat kullanıcıları meydana gelebilecek zararlar karşısında korumaya alan kişisel verilerin korunması kanunu vb. hukuksal düzenlemenin olmadığı görülmektedir. Ülkemizde çeşitli bulut servisleri incelenmekte veya kullanılmaktadır.

Bulut üzerinden uygulama sanallaştırma ve ince istemciler için sanal masaüstü yapıları kullanılmaktadır. DropBox ve Box.Bet benzeri Kurumsal kapalı devre buluta ilişkin girişimler mevcuttur. Uygulayabileceği bir yol haritası çıkarmakta sıkıntı çeken, altyapısını buluta geçirmede çekingen davranan kamu için, hem ortak hem de özel çözümler geliştirebilecek bir Türkiye Bulut Kurumu kurulması çözüm sağlayabilir.

Böylece kamunun, bilişim konusunda daha verimli hizmet alacağı ve buluta geçişin hızlanması beklenmektedir. Türkiye’de birçok kamu kurumunda, bulut bilişim konusunda araştırmalar yapılmakta, uygun çözüm arayışına gidilmektedir. TÜBİTAK’ın üniversitelere araştırma çalışmalarında kullanabilecekleri bir sunucu altyapısına uzaktan erişim olanağı sunduğu Tr-grid hizmeti güzel bir bulut bilişim uygulamasıdır.

Kamu kurumlarında, buluta geçiş için henüz yeterli ve ihtiyaçları karşılayacak bir altyapının olmadığı ve kamunun henüz böyle bir sisteme geçmeye müsait olmadığı düşüncesi hâkim. Kamu eliyle bir bulut altyapısının oluşturulması durumunda birçok kurumun bu dönüşüm için girişimde bulunacağı düşünülmektedir.

Bunun yanında Adalet Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı gibi kurumlar ise bu araştırmalarını somutlaştırarak kendi yapısı içinde bazı bulut örnekleri oluşturmuştur. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bakıldığında bünyesinde bulunan 6 farklı genel müdürlüğün bilgi işlem birimlerinin birleştirildiği görülebilmektedir.

Dünyada Amazon ve Rackspace bu hizmetleri sağlayan öncü şirketlerdir. Yakın zamanda Türkiye’deki telekomünikasyon operatörleri de bu tür hizmetler vermeye başlamışlardır. İkinci hizmet kategorisinde ise, altyapı hizmetlerine ek olarak küçük ve orta ölçekli işletmelerin ihtiyaç duydukları uygulama sunucuları, veritabanları, entegrasyon ve iş zekası platformları gibi teknoloji platformları internet üzerinden kullanılabilmektedir.

IT konusunda pek de “Early Adopter” bir ülke olmayan Türkiye, bulut konusunda Avrupa ile arayı fazla açmadan ilerlemeyi başardı. Avrupa ile paralel olarak gelişen Türk Bulut Bilişim sektörünü birkaç farklı açıdan ele almak gerekiyor. İlk olarak pazardaki servis sağlayıcılarının sayısı ve sunulan hizmetler göze çarpıyor. Orta ölçekli kurumların bulutu benimseme dönemine geçtikleri görülürken, büyük ölçekli kurumlar dev özel bulutlar oluşturdular bile. [24]

3.1.Özel Sektörde Kullanımı

Türk özel sektörlerinde donanım ve bilgisayar altyapısı üreticileri ile telekomünikasyon firmaları bulut bilişimi yaygın olarak kullanmaktadır. Donanım ve bilgisayar ağ altyapısı bileşenleri üretmek suretiyle bulut bilişim destek araçları sağlanmakta; sunucu sanallaştırma, birleştirme işlemleri yapılmaktadır. Üniversitelerin bilişim markaları ile ortaklaşa yürüttüğü çalışmalar, Türkiye’nin dünyaya oranla bilinçli adımlarla ilerlediğini ve IT konusunda geliştiğini göstermektedir.

Başarılı örneklerden biri olan İstanbul Teknik Üniversitesi ile HP Bulut Bilişim Çözüm Merkezi’nin ortaklaşa çalışmaları kapsamında, nitelikli bilişim elemanlarının yetiştirileceği gündeme getirilmiştir. Bulut bilişim ders olarak okutulacak bir branş haline gelmiştir. Akademik seviyede uygulamaların gerçekleştirilmesi ve donanımlı personellerin yetiştirilmesi ile Türkiye yakın zamanda teknoloji ihraç edebilir hale gelebilecektir. [25]

Genellikle IT trendlerini geç benimseyen Türkiye, Bulut Bilişim’de beklenenin aksine hızlı bir çıkış yaptı ve benimseme sürecine geçmiştir. Türkiye’de bulutun geleceğini Türkiye’nin çıkarına uygun yönlendirebilmek için devletin önayak olması ve yatırımları teşvik etmesi gerekmektedir.

Amazon şirketi cloud computing teknolojisini en büyük yüzde ile kullanan şirkettir. Kamusal alanda %57 payla ilk sıradadır. Onu Microsoft’un bulut bilişim platformu olan Azure takip etmektedir. 2016 yılının sonunda Global 1000 şirketlerinin yüzde 50’sinden fazlasının önemli müşteri bilgilerini genel bulutta depolayacağı öngörülmektedir.

3.1.1.Başarı Örnekleri

Microsoft Hyper-V sanallaştırma teknolojisine dayanan bir bulut bilişim altyapısını 2011 yılının Mart ayında kurarak bu alanda Türkiye’de bir ilki gerçekleştiren DorukNet, Microsoft TAP programı çerçevesinde Windows Server 2012 ve Hyper-V 3.0 sürümüne geçmiştir. DorukNet böylece daha gelişmiş bulut bilişim hizmetlerini yüksek performans, erişilebilirlik ve yönetilebilirlikle müşterilerine sunmaya başlamıştır.

Microsoft Azure cloud computing hizmeti program yazmak ve web sitesi oluşturmak için geliştiriciler tarafından kullanılan bir PaaS hizmeti sunmaktadır. Azure platformu San Antonio merkezli olup, dünyada yaygın olarak kullanılan dördüncü bulut hizmeti olmuştur.

Türk Telekom, bulut servisleri şu sıralar ön plana çıkan Türk özel sektörüne dair önemli başarılardan biridir. BuluTT Göz servisi ile kamera, depolama, yazılım, fizibilite, kurulum, kazı, kablolama dâhil anahtar teslim bir çözüme sahip olunabilir. BuluTT Konferans, uçtan uca yüksek çözünürlüklü görüntülü konuşma olanağı tanıyan web ve video konferans hizmetidir. Ürün, BuluTT Konferans çatısı altında video konferans ve web konferans hizmetlerinden oluşmaktadır. [26]

Türkiye’de özel bulut tarafında Microsoft Türkiye’de çok ciddi yatırımlar görülmektedir. Denizbank özel bulut yapısı kurmuştur. Bu ortamda hizmet vermektedir. Sunucu maliyetlerinde 7 milyon dolar, toplam altyapı maliyetlerinde 12 milyon dolarlık tasarruf elde etmiş ve iş yükü azalmıştır.

Türkiye Bulut Ödülleri’nde ülkemizin bulut çözümü tedarikçilerinin başarıları vitrine çıkmıştır. En İyi Bulut Hizmeti Ürünü ödülünü Netsis kazanırken, Cloud Arena En İyi Teknoloji Şirketi ödülünü Vodafone almıştır. En İyi Kamu Yönetimi Örnek Vakası ödülünü Sampaş göğüslemiştir. Bulut Servisi Müşteri Kategorisi’nde ödül Logo Yazılım’a gitmiştir. Intel, Tübisad, Oracle Türkiye, Koç Sistem ve EMC şirketleri bulut bilişim lideri ve başarı örneği olarak ödül kazanmıştır.

Vodafone İş Ortağım Kırmızı Bulut hizmeti sayesinde işletmeler %95 oranında yatırım maliyeti tasarrufu sağlayabilmektedir. Sampaş, Turkcell, Smarttek, Logo Yazılım, Bursa Gaz, Netsis Yazılım, TTNET, CloudArena, SociaPlus ve Imona Teknoloji kategorilendirilmiştir.

3.2.Kamusal Alanda Kullanımı

Birçok devlet bulut bilişimin faydalarını kurumlarında görmek için harekete geçmektedir. Türkiye’de de SGK’nın başını çektiği bir oluşumla yaratılacak bulut ortamının tüm kamu kurumlarında pozitif etki yaratması hedeflenmektedir.

Türkiye’de kamu kurumlarının bulut bilişime olan ilgisinin arttığı ancak henüz dünyadaki gelişmiş ülkeler seviyesinde olmadığı görülmektedir. Kamunun bulut bilişimin getirdiği faydaların farkına vardığı ve kamuda ağırlıklı olarak özel bulut ve melez bulut çözümlerinin tercih edildiğini görmek de umut vericidir.

Türkiye’de bulut bilişime geçiş ile tüm kamu kurumları için merkezi tek bir noktadan güvenlik sıkılaştırmalarının ve açıklıkların takibinin yapılabilmesi, özdeş sanal sunucular/uygulamalar kullanılması sebebiyle, güvenlik planlama ve uygulama kolaylığı, güvenlik alanında uzman personel çalıştırılabilmesi ve sistem yöneticisi çok daha fazla sunucu yönetebildiği için, daha az ama daha kalifiye personel çalıştırılabilmesi sağlanmıştır.

Bulut bilişimin, iş gücü kaybı ve maliyetleri azaltmasının yanı sıra, yüksek verimlilik ve esneklik sağlayabildiği ilgili toplantılarda belirtilmektedir. Kamu kurumlarına özel bulut bilişim altyapısı kurulması giderek daha fazla üzerinde durulan bir düşüncedir. Yabancı ülkelerde örnekleri görüldüğü gibi, Türkiye’de de kamu kurumları kendi bilişim gereksinimlerini tek bir ‘Kamu Bulutu’ kurarak karşılayabilir.

Her ne kadar kamu kurumlarının alabileceği hizmetler aslında yerli veya yabancı özel şirketler tarafından karşılanabiliyor olsa da, kamu kurumlarının duydukları güvenlik gereksinimleri nedeniyle, kamunun kendi bulutunu oluşturması kurumların bulut bilişimin sağladığı olanaklardan yararlanmasının önünü açacaktır. Türkiye’de genel kamu bulutunu oluşturma ve yönetmek için Türksat veya TÜBİTAK’ın

sorumlu olmasının yanında üçüncü bir model olarak da yeni bir “Türkiye Bulut Kurumu” kurulması önerilmektedir. [27]

grafik-4.jpg

Grafik 3.1 2012 Yılı Kamu Bilişim Yatırımları Sektörel Dağılımı

Ülkemizin bilgi toplumuna dönüşümünü amaçlayan e-Dönüşüm Türkiye Projesi 2003 yılında başlatılmış ve o tarihten itibaren önce Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı ve bilahare Kalkınma Bakanlığı koordinasyonunda yürütülmüştür. DPT Müsteşarlığı tarafından öncelikle iki adet eylem planı ve daha sonra 2006-2010 yıllarını kapsayan bir Bilgi Toplumu Stratejisi hazırlanarak uygulamaya konmuştur. Bu süreçte bulut bilişimle doğrudan veya dolaylı ilişkisi olan çeşitli eylem adımları hayata geçirilmeye çalışılmıştır. [28]

Genişbant altyapısı ve sektörel rekabet ekseni altında Türkiye’nin coğrafi konumuna değinilerek bulut bilişim gibi katma değerli hizmetlerin çevre ülkelere sunumu Türkiye için bir fırsat olarak nitelendirilmektedir. Tübitak, Türksat, Türk Telekom, İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile belediyeler Türk kamu sektöründe bulut bilişimi kullanmaktadır.

3.2.1.Başarı Örnekleri

  • Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı

İnce istemciler için sanal masaüstü yapıları ve işletim sistemleri yayınlama yapılmıştır.

5 farklı genel müdürlüğün bilgi işlem birimleri birleştirilmiştir.

5 farklı sistem odası gerekli sanal altyapı oluşturulduktan sonra fiziksel sunuculardan sanal ortama dönüştürüldü ve sırası ile aile bulutu ortamına aktarılmıştır.

Bu çalışma sonrasında 5 sistem odası tamamen kapatılmış ve bu sistem odalarının işletimsel maliyete neden olan enerji, soğutma, izleme ve idame masraflarından tasarruf edilmiştir.

  • Adalet Bakanlığı Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP)

Türkiye geneli her noktada faaliyette bulunan adli birimlerin bilişim sistemleri yükünü tek bir nokta üzerinde toplayarak bu birimlerden gelen çok geniş ölçekli verilerin kayıpsız ve güvenilir bir şekilde tek çatı altında depolanmasını ve gereken tüm hizmetlerin adalet bakanlığının bünyesindeki bu bilişim sistemi altyapısı üzerinden sunulmasını sağlayan Adalet Bakanlığı tarafından geliştirilen ve yürütülen bir projedir.

Tablo-4. 2006-2010 Eylem Planında Bulut Bilişimle İlişkili Eylemler

No

Eylem

Açıklama

Sorumlu (S) ve İlgili (İ)

Kuruluşlar

24

İş Süreçlerinin Elektronik Ortama Entegrasyonu

– Tüm sektörlerdeki işletmelerin, iş süreçlerini yeniden tanımlamaları ve tüm süreçlerini elektronik ortama entegre ederek verimliliklerini artırmaları amacıyla destekler verilecektir.

Sanayi ve Ticaret Bak. (S) Maliye Bakanlığı (GİB) (İ) KOSGEB (İ)

TOBB (İ)

Sivil Toplum Kuruluşları (İ)

27

Kamu İnternet Siteleri Standardizasyonu ve Barındırma Hizmeti

– Kamu kurumları İnternet siteleri için görsel, hizmet kalitesi, içerik, güvenlik, kimlik yönetimi ve kullanılabilirlik standardizasyonu sağlanacaktır.

– Kamu internet sitelerinin özürlüler tarafından da kullanılabilmesine yönelik geliştirmeler yapılacaktır.

– Talep eden kamu kuruluşlarının internet siteleri merkezi olarak barındırılacaktır

TÜRKSAT (S)

DPT (İ)

TÜBİTAK (İ)

İlgili Kamu Kurum ve Kuruluşları (İ)

70

Kamu Güvenli Ağı

– Kamu kurumlarının farklı geniş alan ağ altyapısı yatırımları yerine kamunun bu yöndeki ihtiyaçları ve internet çıkışları için ortak bir güvenli iletişim altyapısı kurulacak, e-devlet mimarisinin omurgası oluşturulacaktır

TÜRKSAT (S)

UBAK (İ)

DPT (İ)

TÜBİTAK (UEKAE) (İ)

73

Ortak Hizmetlerin Oluşturulması

– Kamu kurum ve kuruluşlarında ortak olarak yürütülen bazı fonksiyonların niteliğine göre e-Devlet Kapısı ve/veya ilgili bir başka kurum tarafından merkezi olarak sunumu konusunda çalışmalar yapılacak ve gerekli koordinasyon sağlanacaktır.

DPT (S)

Maliye Bakanlığı (İ)

İçişleri Bakanlığı (Mahalli İd. Gn. Md.) (İ)

76

Bilgi Sistemleri Olağanüstü Durum Yönetim Merkezi

– Kamu kurumlarının ortak ihtiyaçları doğrultusunda bilgi sistemleri olağanüstü durum yönetim merkezi kurulacak, hizmet verilecek kurumların acil durumlarda kritik fonksiyonlarını sürdürmelerini sağlayacak sistemler ve bilgi yedeklemeleri oluşturulacaktır.

– İstisna tutularak merkezi sistem dışında kalacak kamu kurumlarının yürütecekleri olağanüstü durum yönetim sistemi kurma çalışmalarına teknik destek sağlanacaktır

TÜRKSAT (S)

Başbakanlık (Türkiye Acil Durum Yön. Gn. Md.) (İ) DPT (İ)

TÜBİTAK (UEKAE) (İ)

İlgili Kamu Kurum ve Kuruluşları (İ)

Tablo-4. 2006-2010 Eylem Planında Bulut Bilişimle İlişkili Eylemler ( Devamı )

87

Bilgi Güvenliği ile İlgili Yasal Düzenlemeler

– Ülke güvenliğini ilgilendiren bilgilerin elektronik ortamda korunması ve devletin bilgi güvenliği sistemlerinin geliştirilmesi amacına uygun yasal altyapıyla ilgili düzenleme yapılacak ve uygulamaya konulacaktır. – Kişisel Verilerin Korunması Hakkında Kanun Tasarısı Taslağı yasalaştırılacaktır

Adalet Bakanlığı (S)

Milli Savunma Bakanlığı (İ) İçişleri Bakanlığı (İ)

DPT (İ)

TÜBİTAK (UEKAE) (İ)

İlgili Kamu Kurum ve Kuruluşları (İ)

Kaynak: DPT, 2006.

3.3.Bulut Depolama Hizmetleri

Geçen son iki yılda bulut tabanlı depolama servisleri, gelişerek bireysel kullanıcıların da günlük hayatını kolaylaştıran araçlar arasına girmiştir. Söz konusu uygulamalar arasında kimileri depolama alanıyla öne çıkarken, bazılarıysa hızlı senkronizasyon ve ekosistemin kullanışlılığı bakımından tercih edilebilmektedir. Bu konuda en başarılı örneklerden biri Microsoft Azure bulut depolama servisidir.

Büyük ve küçük veriler için güvenilir, ekonomik bulut depolama hizmeti sunmakta olan Azure, yapılandırılmamış büyük orandaki verileri depolamak ve almak için Azure Blob’ları içeren belge ve ortam dosyaları, Azure Tabloları içeren yapılandırılmış nosql tabanlı veriler, Azure Sıraları içeren güvenilir iletiler ve şirket içi uygulamaların buluta taşınması için SMB tabanlı Azure Dosyaları’nın kullanımı gibi çeşitli esneklikler sağlamaktadır.

Bulut depolama, sunucular tarafından ağ üzerinde sanal olarak oluşturulan havuzlarda veri depolamasıdır. Büyük çaplı veri merkezlerini işleten ve depolama için alan sunan çeşitli şirketler bulunmaktadır. Her yıl bilgisayar kullanıcılarının %43’ü, önemli bilgilerini, e-postalarını, dokümanlarını fotoğraflarını kaybetmektedir.

Bilgi kaybetme riskini azaltmak ve veri depolama maliyetlerini düşürmek gibi hayati ihtiyaçlarınıza beklentilerinizin çok ötesinde çözümler sunan Türk Telekom dünya standartlarındaki Veri Merkezi de güvenliğinizin bir başka önemli halkasıdır. BuluTT Depo Türk Telekom’un sunmuş olduğu bir online dosya depolama hizmetidir.

BuluTT Depo Türk Telekom Veri Merkezinde güvenli bir şekilde depolanan dosyalarınıza PC ‘inizden veya Android, IOS uygulamaları ile mobil cihazlardan kısaca internete erişim olan her yerden erişebilmeyi sağlayan yeni bir Türk Telekom hizmetidir. BuluTT Depo’ya Firefox 4, Internet Explorer 8, Google Chrome, Safari internet tarayıcıları ile erişilir.

Kurulumu kolaydır, sürükle bırak özelliği ile depolanacak dosya, resim veya videolar bilgisayar üzerinde kayıtlı bulundukları alanlardan kolaylıkla web ara yüzünde açılan klasörlere taşınabilme imkânı sunar. İşletmeler için maliyet avantajı ve kolaylıklar sağlar. Yedekleme için harici yedekleme sürücülerine, donanımlarına ihtiyaç duyulmaz.

Çoğu kullanıcı servislerden ücretsiz şekilde faydalandığı için 5 GB, 7 GB, 10 GB gibi sınırlı depolama alanlarına sahip olabilmektedir, bu nedenle popüler birkaç bulut depolama hizmetini birlikte kullanmayı tercih etmektedir. Zaman zaman bulut depolama hesapları arasında dosya aktarımı yapmak gerekebilmektedir, fakat şu anda popüler bulut depolama servislerinden hiçbirisinde bu tip bir özellik mevcut değildir. [29]

Bu nedenle çeşitli web servislerinden yardım almak zorunlu hale gelmektedir. Farklı bulut depolama hesapları arasında dosya aktarımı yapmak için Mover adlı ücretsiz hizmetten faydalanılabilir. Mover hizmeti Dropbox, Google Drive, Box, Microsoft SkyDrive, SugarSync, Picasa, WordPress, AmazonS3 gibi popüler servislerle uyumlu olarak çalışabilmektedir. [29]

sekil-4.jpg

Şekil 3.1 Bulut Depolama Servisi Sunan Markalar

Bulut depolama servisleri arasına yeni giren Google Drive, ücretsiz depolama alanı ve Google ekosistemini kullanmasıyla öne çıkan uygulamalar arasında yer almaktadır. Mac, Windows, Android, iPhone ve iPad uygulamalarıyla geniş bir donanım yelpazesinde kullanım imkânı sunan Google’ın bulut depolama servisi, aynı zamanda Google Dökümanlar ile senkronize çalışarak bu hizmetin kullanıcılarına avantajlar sağlamaktadır.

Tablo 3.2 Bulut Depolama Hizmetlerinin Karşılaştırması

tablo-2.jpg

Bireysel kullanıcılardan çok iş çözümlerinde de uzmanlaşan Box, 5 GB ücretsiz depolama alanı sunmaktadır. Daha çok bireysel kullanıcılara odaklanan Dropbox, sunduğu 2 GB depolama alanıyla rakiplerinden geride gibi görünse de üçüncü parti uygulamalarla olan entegrasyonu, arkadaşlarla dosya paylaşım özelliği ve kolay senkronizasyon avantajıyla bu alandaki uygulamalardan biridir. Microsoft’un bulut depolama hizmeti SkyDrive Office araçlarını kolayca senkronize etme avantajını sunmaktadır. ICloud ve Amazon da önde gelen depolama hizmetlerindendir.

Google Drive’ın da gelişiyle iyice kızışan bulut bilişim tabanlı bulut depolama piyasasında birbirine rakip olabilecek servis sayısı şu an itibarıyla Amazon Cloud Drive, Apple iCloud, Box, Dropbox, Google Drive ve Microsoft SkyDrive olmak üzere 6’ya çıktı. Bulut bilişim ya da depolama hizmetinde en çok ve ilk olarak arzulanan kesintisiz olarak hizmetin alınabilmesi ve de uygun fiyat/özellik şartlarıdır.

3.4.Dünyada Bulut Bilişimin Kullanımı

grafik-2.jpg

0-2000: Örnekteki Site Sayısı

Grafik 3.2 Bulut Hizmeti Veren Dünyadaki En İyi Siteler

Cloud computing dünya Pazar araştırmalarına göre, Amerika Birleşik Devletleri dünyanın en büyük bölgesel pazar olmaya devam etmektedir. Asya-Pasifik bölgesi analiz periyodunda %35’lik bir gelire sahiptir. Asya-Pasifik pazarında büyüme, özellikle başta Çin ve Hindistan’da BT hizmetleri ve bulut bilişim bakımından önde gelmektedir. Sektördeki kurumsal gelişmeler bu şekilde hızlanmaktadır. IaaS hizmet türü ile en hızlı büyüyen pazar segmenti temsil edilmektedir.

ABD hükümetinin 2005-2010 yılları arasında cloud computing üzerine harcamaları, ülkenin yıllık büyüme oranını %40 oranda artırmıştır. Hindistan’da ve ABD’de 2015’de $7 milyonluk projeler söz konusudur. Hindistan’da Ashok Leyland, Tata Elxi, Bharti, Infosys gibi şirketler bu yatırıma dâhil olmuştur. Yaklaşık 1500 civarında bu hizmeti sunan şirkete sahiptir. Cisco WebEx ve Microsoft gibi bulut tabanlı iletişim servislerini kullanan (ses-sohbet-data temelli) satıcılara sahiptirler.

Brezilya (yüzde 27), Almanya (yüzde 27), Hindistan (yüzde 26), ABD (yüzde 23) ve Meksika (yüzde 22) en fazla bulut bilişim kullanan ülkeler. Tüm ülkelerin ortalaması ise yüzde 18. Özel bulut kullanımının en yaygın olması öngörülen ülkeler Meksika (yüzde 71), Brezilya (yüzde 53) ve ABD (yüzde 46.)

Afrika ülkelerindeki vergi oranları nedeniyle çevre ülkelerden de talep toplayan Cheki, Amazon Web Services’ı kullanmaktadır. Ancak hız, esneklik ve maliyet gibi özellikle bu tercihin önceliklerini oluşturmamaktadır. Zira Afrika’da başka bir veri merkezi kurularak işlem yapılması ya da ofis tutup kendi işlerinin yürütülmesi oldukça zordur. [29]

Cheki gibi Nijerya’nın en büyük iş ve kariyer web sitesi Jobberman da Amazon Web Services kullanmaktadır. Ayrıca Safaricom’un mobil ödeme bölümü M-Pesa da öyledir. Güney Afrika’daki 35Boutiques isimli şirket de Amazon hizmetlerini e-ticaret amacıyla kullanmaktadır. [29]

Sadece Afrika’da değil, Asya ülkelerindeki şirketler de verilerini Amazon’da barındırıyor ve işlemlerini yürütmektedir. Amazon, Hindistan, Endonezya ve diğer ülkelerdeki girişimler için fırsatlar sunuyor. Google da benzer bulut hizmetlerini vermektedir. Gelişmekte olan ülkeler, gelişmiş ülkelerin kullandığı hizmetleri kullanabilmektedir. Bulut bilişim doğrudan ülkelerin gelişimine katkı sağlamaktadır. [29]

grafik-3.jpg

Grafik 3.3 Bulut Bilişimin Dünyadaki 5 Yıllık Gelişimi

Grafiğe bakıldığında, doğu ülkelerinde daha büyük bir ilerleme görülmektedir. Bahsedildiği gibi, Hindistan, bulut teknolojisini kullanan Asya ülkelerinin başında gelmektedir. Teknoloji devleri Japonya ve Çin’de onu takip etmektedir. Batının öncüsü ise ABD’dir. Daha sonraki sırada Avrupa ülkeleri gelmektedir.

Bir Gartner araştırmasına göre, ABD şirketlerinin Bilgi Teknolojilerinin çoğu yöneticisi 2020 yılına kadar tüm uygulamalarının Bulut Teknolojileri üzerinden hizmet vereceklerini açıklamıştır. Google Apps kullanan pek çok okul, ABD’nin ilk 500 sıralamasında bulunan şirket ve devlet kurumları bulunmaktadır. Türkiye’de daha çok yaygın olmasa bile, ABD’de bir muhasebeci Xero ile lokal sunucu ve yazılım yatırımı yapmadan, sunucu ve bilgisayarlar üzerinde kurulum/güncelleme/yedekleme gibi operasyonel maliyetlere katlanmadan işini yürütebilmektedir.

BÖLÜM 4. SONUÇLAR

Bulut Bilişim, ortak kullanılan kaynaklar üzerinde, ihtiyaca göre ölçeklenebilen, anında kullanıma hazır, kaynak ataması ve yönetimi kolay yapılabilen bilgi ve iletişim servisleri olarak tanımlanabilir. Özel sektörde yaygın ve kamusal alanda kullanımı günümüzde önemsenmeye başlayan bu yöntemde, uygulamanın bulut üzerinde yazılımının yüklenmesi ve işletilmesi, işletim sistemi, programlama dili yürütme ortamı, veri tabanı ve web sunucularını içeren bir bilgi işlem platformunun dağıtılması, sunucuların fiziksel veya sanal makineler olarak sunulması çok büyük bir avantaj aynı zamanda gereklilikleridir.

Son 5 yılda büyük bir hızla yükselen bulut bilişim kullanımı özellikle küçük ve orta büyüklükteki işletmeler için tercih sebebi olmuştur. Hantal veri merkezleri yerine dinamik özellikteki hizmet sağlayıcı veri merkezlerini tercih eden kurumlar, bakım, personel, lisans gibi önemli maliyet unsurlarından tasarruf edebilmektedir. Özellikle mobil iletişimin yaygınlaşması ile veriye her yerden erişim isteği gündeme gelmektedir. Birden fazla bilgisayarı, mobil aygıtı ve ekipmanları bulunan bireylerin bu cihazlar arasında koordineli bir şekilde verilerine ulaşma istekleri bulunmaktadır.

Bulut bilişim, sanallaştırmanın gelişmesi ve bilgi teknolojilerinde yerini almasından sonraki aşamada, sanallaştırma alt yapısının üzerine yeni bir bilişim teknolojisi olarak yapılandırılmıştır. Bulut bilişim teknolojileri ortak kaynak paylaşımı, ölçeklendirilebilen kaynak kullanımı ve istenildiği zaman kullanılması ve kullanıma göre ücretlendirilmesi, kolay kullanımı, yüksek servis kalitesi gibi bilişim teknolojilerinin tümünü içerisinde barındıran bir bilişim hizmeti olarak kurumların kullanımına sunulmuştur.

Bulut bilişimin öncelikle kullanılmaya başlandığı sektör hızla gelişen hizmet sektörüdür. Hizmet sektöründe sürekli maliyet avantajı yakalamaya çalışan işletmeler için bulut bilişim önemli fırsatlar sunmaktadır. Şirketlerin sadece %30’u bulut bilişim hizmetlerinden faydalanmaktadır. Bulutun bilişim pazarındaki payı dünya ortalamasının altındadır. Gelişime en fazla açık alanlar Holdingler, Kamu Kuruluşları ve KOBİ’lerdir.

En önemli fırsatlar Kamu için ortak güvenlik altyapısı, KOBİ’ler için esneklik ve maliyettir. Türkiye’de bulut hizmetleri payı içinde donanım servislerinin payı daha yüksektir. Fakat servis ve yazılım paylarının hızlıca artması beklenmektedir. Bulut bilişim düzenlemeleri açısından Türkiye çok ileri bir noktada değildir. BSA araştırmasına göre Türkiye bulut bilişimin büyümesini etkileyen yasal düzenlemelerde 24 ülke arasında 18. sıradadır.

Bulut bilişim teknolojileri son yıllarda gerek kullanıcılara gerekse kurum ve kuruluşlara önemli kazanımlar vaat etmektedir. Birbirine bağlı servislerin katmanlı bir yapı içerisinde, yönetilebilir bir şekilde sunulmasını öngören bu teknolojiler ile, daha az maliyet ve daha verimli hizmetlerin sunulabilmesi sağlanmaktadır. Son 5 yılda Bulut Bilişim alanında yapılan akademik araştırmaların sayısı dünya çapında 10.000 civarındadır.

KAYNAKLAR

[1] KARAKAŞ, O., Trabzon Bilim Kültür Dergisi, Pp.28, 2012.

[2] cloudturkiye.com. Erişim: 05.04.2015.

[3] YÜKSEL, H., Bulut Bilişim El Kitabı. Pp.3, 2012.

[4] ARIMAN, B., Cloud Computing! – http://www.cigicigi.co/cloud-computing-2.html. 2011. Erişim: 08.04.2015.

[5] YÜKSEL. H., Bulut Bilişim El Kitabı. Pp.5, 2012.

[6] CANTÜRK, S., Bulut Bilişim ve Bankacılık Sektörü, KPMG Gündem, Pp.49, 2013.

[7] GÜVERCİN. E., Soap ve Rest Mimarilerine Genel Bakış, 2013.

[8] KOYUNCU, M., Bilişimde Yeni Trend: Bulut Bilişim, 2012.

[9] TURAN, S., Bulut Bilişimi Teknolojisi. bilisimhukuk.com, 2010. Erişim: 08.04.2015

[10] SEVLİ, O., KÜÇÜKSİLLE, E. U., Bulut Bilişimin Eğitim Alanında Uygulanması. Süleyman Demirel Üniversitesi, 2012.

[11] ŞEKER, B., KAHYA, G., Bulut İşletim Sistemi, Süleyman Demirel Üniversitesi.

[12] tubitak.gov.tr. Bulut Bilişim. Erişim: 09.04.2015.

[13] KAVZOĞLU, T., ŞAHİN, E. K., Bulut Bilişim Teknolojisi ve Bulut CBS Uygulamaları. Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü, 2012.

[14] YAPICI, C., Bulut Bilişim Dosyası – tubisad.org.tr. Erişim: 09.04.2015.

[15] RİMAL, B. P., CHOI, E., A Taxonomy and Survey of Cloud Computing Systems, Kookmin University Article, 2009.

[16] OKUTUCU, B. O., Bulut Bilişim ve Teknolojileri, Okan Üniversitesi YL Tezi, 2012.

[17] pinterest/en iyi 10 Bulut Depolama Servisi. Erişim: 10.04.2015.

[18] youngbusiness.com.tr. Sayı/9. Erişim: 11.04.2015.

[19] AKGÜL, M. K., Bulut Bilişim Nedir? Uygulama Bileşenleri Nelerdir? Anahtar Sanayi Dergisi Makalesi, 2015.

[20] Kamuda Bulut Bilişim. http://www.tbd.org.tr. 2012. Erişim: 11.04.2015.

[21] Vikipedi. Erişim: 12.04.2015.

[22] cloudturk.net – 2014. Erişim: 12.04.2015.

[23] CANTÜRK, S., Bulut Bilişim ve Bankacılık Sektörü, KPMG Gündem, Pp. 51, 2013.

[24] Türkiye’de Bulut Bilişim. IT Advisor. Sayı.33. s.36. 2012.

[25] Bulut Bilişimde Türkiye’de Bir İlk. Itu.Edu.Tr. 2014. Erişim Tarihi: 30.04.2015.

[26] http://www.turktelekombulutt.com.tr/ Erişim Tarihi: 09.05.2015.

[27] Türkiye Bilişim Dergisi, Yıl:40, Sayı:144.

[28] Muhammed Raşit Özdaş. Bulut Bilişimin Kamuda Kullanımı: Dünya Örnekleri ve Türkiye İçin Öneriler. 2014.

[29] http://www.bthaber.com/bulut-bilisim-fakir-ulkeler-icin-firsat-mi Erişim Tarihi: 10.05.2015.

Belki biliyorsunuz, tarihte Design Pattern’ler ilk olarak yazılımcılar tarafından değil bir mimar tarafından tanımlanmış. Sonrasında yazılım sektöründe yer almış, genişlemiş, gelişmiş ve çokça kabul görmüştür. Çünkü başka bir mühendislik dalı yoktur ki ürün değişmek-değişebilmek üzerine tasarlansın ve değişebiliyor olması onun başarılı sayılabilmesi için en önemli kriter olarak sayılsın. İşte tasarım şablonları bu değişime uygun, çevik, yönetilebilir, gelişebilir, anlaşılabilir yazılım ürünleri geliştirebilmenin yolu olarak ortaya çıkmışlardır. Yani bir anlamda zaten soyut olan yazılım bilimindeki best practice ve yöntemler üzerindeki soyutlamalardır. Ancak, prensip ve çerçevesi belli kavram ve metodolojiler olarak tanımlanabildikleri için tanımlanabilen sorunlar için sağlıklı ve tecrübe edilmiş bir çözüm sağlarlar. Böylece alanındaki insanlar, paydaşlar birbirlerinin dilinden anlar, kültür ve tecrübe aktarılarak aynı yanlışlara düşülmeden gelecek gelişerek inşa olabilir. Ayrıca bilişim alanında bilinen ve kaliteli iş yapmayı ilke edinilerek motto haline gelen  “Şiir gibi kod yazma” terimi ile ayrılmaz bir bütünü oluştururlar. Bu şablonları benimsemek ve nerede nasıl hangi problemin çözümünde kullanılabileceğine çaba göstermek/kafa yormak; Nesne merkezli dillerin procedural olarak kullanımına meyledilmesine de engel olur ve defalarca birçok sorunun çözümünde rehber olabilirler. Esasında bir çok yapıda bulunur ve kod geliştiricileri olarak genellikle framework bazında kullanırız ancak derinlemesine bakılmadığından bu soyut kavramları göremeyebiliriz. Tasarım kalıpları, (yada şablonları, farklı formları var ancak sanırım ikisi de kabul görmüşler)yazılım mimarisinde özellikle nesne merkezli dillerde öne çıkan “Düşük birliktelik, yüksek bağımlılık (High Cohesion Low Coupling)” kavramlarının merkezindelerdir.

Tasarım kalıplarını öğreniyorum

Ben de bu tasarım kalıplarıyla pek tabii ilgileniyorum ve bilmediklerimi yada bilerek yada bilmeyerek kullandıklarımı araştırarak öğreniyorum. Okuduğumuzu / öğrendiğimizi anlayalım misali bu yazıyla ben de pekiştirmiş olayım :)Bunlardan biri olan Command Design Pattern ine bakalım.public void actionPerformed(ActionEvent e){Object o = e.getSource(); if (o instanceof YeniDosyaAc) doFileNewAction(); else if (o instanceof DosyaAc) doFileOpenAction(); else if (o instanceof SonErisilenDosyaAc) doFileOpenRecentAction(); else if (o instanceof DosyaKaydet) doFileSaveAction(); // do something}Böyle bir kod gördüğünüzde bir şeylerin tasarım anlamında yanlış olduğunu ancak doğru bir yaklaşımla nasıl düzeltilebileceğini ön göremediyseniz command pattern ile bunun nasıl güzelleştirilebileceğini birazdan görebilirsiniz.
  • Her birinde bir execute methodu olan aksiyon sınıflarını Command isimli bir arayüzden implemente ettiğimizi düşünün.
  • Çalışmaya (bunu interface deki execute metodu sağlar) hazır Command nesneleri oluşturulur.
  • Bu nesneler Execute methodunun çağrımının istendiği zaman yapılabileceği ortak bir methoda geçilir.
  • Metodu çağıracak olan sınıf özelleştirilmiş Command sınıflarının içinde olup biten iş mantığı hakkında hiç bir bilgi sahibi olmaz. Basitçe ilgili nesnenin methodunu tetikler. İşte arzu edildiği gibi düşük seviyeli bağlı bir soyutlama gerçekleştirilmiş oldu.
Bir çok uygulama alanı mevcut, bu bilgiler ışığında hemen akla hızlıca gelenlere göz atarsak;
  • Menü bileşenlerinde tetiklenen komutlar
  • Bir media üzerinde oynatma/durdurma/ileri alma gibi işlerde kullanımı
  • Progress bar lar
İlk başta örneklediğimiz kodu pattern ile güzelleştirelim şimdi.Class diagram çizilmeden önce her zaman soyutlama, çok yönlülük(polimorphysm), güvenlik, OOP principles gibi ilkeleri gözeterek tasarım sırasında yada geliştirme sırasındaki tekrar tasarıma dönülme esnasında hangi interface lerin yaratılabileceği yönünde kafa yormak gerekebilir. Büyük yazılım projelerinde bunu görmesi beklenen kişi bu sebeple her zaman biraz suyun üstünde kalmalı görüşü de hakimdir. Şimdi diğer aksiyon sınıflarının kullanacağı arayüz sınıfını yaratalım öncelikle.
public interface Command
{
  public void execute();
}Bunun uygulandığı bir Command sınıfı da şöyle olacaktır.public class YeniDosyaAc extends JMenuItem implements Command{ public void execute() { // iş yapan kodlar buraya gelir }}
Bu aksiyonları dinleyen ve sonra invoke eden sınıfımızın metodu da aşağıdaki kadar sade, okunabilir, değişime açık bir hale gelebilir.public void actionPerformed(ActionEvent e){ Command command = (Command)e.getSource(); command.execute();}
  • if statetment lardan kurtulduk.
  • Herkes kendi business logic ini bilir ve ilgilenir oldu. (Kendini bilmek mühim:)
  • Gelecekteki olası command işleri için bir iş yapış şekli oluştu, Command interface i ben buradayım diyor. (Ha sizden sonrakiler ısrarla bunu kullanmazsa sizden günah gitmiştir yapacak bir şey yok:)
Bu örnek, aslında Java daki AbstractAction class ı ile daha güzel bir halde de yazılabilirdi. Tabi sınır yok, çokça söylendiği gibi en iyi kod hiç yazılmamış olandır.Bu kalıbın da bir çok kullanımı ve incelemesi mevcuttur. Hatta çok yönlü senaryolardaki kullanımları tartışılabilir. Akın Hoca’nın Singleton patterninin parallel thread kullanımında değindiği nüanslar ilgi çekici.Command Pattern i inceleyenlerden Strategy Pattern hakkında bilgi sahibi olanlar iki pattern i benzetebilirler. Strategy pattern in Command Pattern den farkını buradan görebilirsiniz.
  1. Aynı anda tek bir işe odaklan ve onu yap.
  2. Problemi Kavra.
  3. Dinle ve anlamaya çalış.
  4. Doğru soruları sor.==> Doğru Soru Sormak Üzerine
  5. Anlamlı ile anlamsızı ayırt et.
  6. Planlı Değişiklikleri ve Olası Değişiklikleri göz önünde bulundur.
  7. Hataları sebepleriyle kabul et.
  8. Basitçe ifade et. (Simple is better)
  9. Soğukkanlı davran ve çevreni de bu yönde teşvik et.
  10. Planlamanda zamanlamayı doğru yap, Murphy’ yi unutma!

12Masal, hikaye, ninni ve sevilen çizgi filmlerin yer aldığı bir site masalcisite.com

Bölgelerde yerel olarak java konusunda faaliyetler gösteren user group lar mevcut. Ülkemizde bu alanda bir oluşum yoktu. Arkadaşım Mimar Aslan’ın vesile olduğu turkeyjug.org kurulmuştur. Destek verenlere teşekkür ederiz.Kuruluş hikayesine şu link ten ulaşabilirsiniz.
ms3_loves_linuxYazının başında belirteyim ki herhangi bir  yazılım diliyle ilgili fanatik bir görüşüm yok. Eğitim hayatım dışında MS ürünleriyle bir geliştirme yapmadım. Bence, her projenin kendi isterlerine, vizyonuna ve gereksinimlerine göre teknoloji seçilmesi ideal olandır. Dinamikliğine, yönetilebilirliğine, olası entegrasyon arayüzlerine, kullanım genişliğine ve amacına göre yol haritası işin başında yani tasarım aşamasında planlanması gerekmektedir..Net dünyasındakilerin bildiği gibi zaten bu yönde mono project adıyla bir çalışmaları mevcutmuş. Roselyn derleyicileri ile açtıkları kapıdan sonra 12 Kasım 2014’te ise peyder pey ürünlerini cross platform yapısında çalışacak hale getireceklerini beyan etmişler. Hayırlı olsun diyoruz. Programcılık açısından güzel, linux tabanlı sistemlerin değerinin anlaşılabilmesi için sevindirici bir haberdir diyebiliriz.  Sonuçta kapalı kaynak bir dil opensource olmuş. En karlı çıkacak olan ise ilk bakışta .Net geliştiricileri olacak gibi.Mono nun planlarına buradan ulaşılabilir. Gelinen noktada open source dünyasında community nin gücü kendini kanıtladı. Gerçekten kullanımı kolay, rekabetçi, değişime açık ve iyi dokümante edilmiş implementasyonlar rekabet ortamında kendine yer buluyor ve bir süre sonra sıyrılarak standartlaşarak main stream i oluşturuyor. Herhalde bu rüzgarın kendisine de güç vermesini isteyen Microsoft, bu stratejik atılımı gerçekleştirmiş görünüyor. Ama meyvelerini yemesi ne kadar sürer bilemiyorum. Sonuçta yıllar önce Java, write once, run everywhere mottosuyla VM ini ortaya çıkartmış, uzun yıllar içindeki knowhow i ile geliştirmiş, olgunlaştırmış.Zaten şimdinin trendi olan mobil pazar çıkışını MS Nokia ile yakalamaya çalışmış ancak bu alan için beklenen başarıyı yakalayamadığı görülüyor. Bu karar da yine bu bağlamdaki bir stratejik atılım olarak görülebilir.Microsoft firması, Intel’in HTML5 ve JS ten gücünü aldığı cross platform geliştirme ortamı XDK ‘nın muadili bir ortamı kendi IDE’lerinde kullanılabilir hale getirmişler. Şu an için bildiğim kadarıyla C# yazılmıyor, yine XDK ve benzer platformlarda olduğu üzere HTML ile Javascript kullanılıyor. Yani tam olarak Oracle MAF gibi bir platform değil, yani HTML ile JS üzerinde bir de OO (Object Oriented) dil (MAF’ta Java) geliştiren hybrid bir platform değil. Ancak bu hamleyle Mobil fanlarını kutunun dışına kaçırmayacak, konfor alanlarını bozmadan kendi platformunda uygulama geliştirmelerine imkan vereceğe benziyor.Bu atılımların sonuçlarını ancak birkaç yılda gözlemleyebileceğiz şeklinde forumlarda görüş birliği öne çıkmış. Ancak şahsen mevcut tercihlerde büyük bir kayma beklemiyorum. Belki şöyle olabilir; zaten Türkiye’nin eğitim kurumlarında büyük oranda aktarılan MS taraftarlığını güçlendirecek ve bu değişimin açtığı yolu da görerek bunu mantıklı bulan daha fazla .Net geliştiricisi yetişir. Bence olasılığı yüksek:)Benim bu konu hakkındaki naçizhane görüşüm; .Net ile uygulama geliştirme öğrenilirken öncelikle OOP mantığının sindirilmesidir. Yoksa pek tabii ki .Net dünyasında çok güzel, kaliteli işler çıkartılabilir. Yalnız bir şekilde .Net geliştiricileri projeler tamamlayıp işler ortaya çıkarabilirken hiçbir prensipten nasibini almamış olabiliyor. Open source dünyasındaki dillerde ise işler pek öyle yürümüyor, yani doğası gereği bir proje çıkartılabilmesi için agile metodolojilerin bir şekilde öğrenilmesini ekosistemindeki insanlar için zorunlu kılıyor.Son olarak, .Net geliştiricisi arkadaşlarımla sohbetlerimden aklıma takılan bir konu var. Uygulama geliştirmeleri sırasında hayli MS işletim sisteminin dll lerini kullanıyorlar. Hal böyle iken cross platform a geçmeleri hayli meşakkatli olacak gibi görünüyor. Ayrıca Linux üzerine geliştirmelerine ne zaman ne ölçekte destek verecekler henüz net bir açıklamaya denk gelmedim.

Öncelikle kendi hikayemden yola çıkarak başlayacak olursam; boğaz tokluğuna (asgari ücretin yüzde 20 daha fazlası idi sanırım) bir maaşla başlamıştım. Sonra zamanla yükselerek piyasa ortalamalarına tekabül etti.Bu konu oldukça aranan merak edilen bir konu.  Ve arama yapılan keyword lerde sıkça geçmekte. Bu konuya uzun yıllar önce Cihat arkadaşım değinmişti, ben de güncel bir anketle konu hakkında merakımı ve merakları gidermek için yola çıktım. Cihat Altuntaş’ın ilgili yazısına buradan ulaşılabilir.Tabi bu işin biraz da kısmet işi olduğunu düşünüyorum ben kendimce. Aynı eğitim basamakları, benzer teknolojiler ve çalışılmış yıllar olsa da bazı kimseler aynı unvan ile piyasanın taban fiyatini alırken bazıları tavan fiyatını yada farklı ünvanları dahi alabilmekteler. İster network, ister kendini ifade yeteneği, ister doğru zamanda doğru yerde olma yada şans faktörü deyin ama bu gözlemlenen bir gerçek.Genel olarak kriterlerin, çalışılan teknoloji ve deneyim yılı olduğunu düşünerek bu şekilde bir anket sunmaya çalıştım.

Konuyla ilgili webrazzi detaylı bir çalışma yayınlamış => görmek için tıklayın.

Buyrun ankete, sonuçları görelim.

Sonuçlar

Katılanların; %63′ ü Java Geliştiricisi%25′ i .Net Geliştiricisi%9′ u Front End Geliştiricisi

%60′ ı 2-5 yıl arası çalışan%25′ i 0-2 yıl arası çalışan%12’si 5-10 yıl arası çalışan%3’ü 10+ yıl çalışan

%6′ sı 1500-2500 TL aralığında kazanmakta,%18’i 2500-4000 TL aralığında kazanmakta,%53’ü 4000-6000 TL aralığında kazanmakta,%13’ü 6000-7000 TL aralığında kazanmakta,%10’u ise 7000 ve yukarısında kazanmakta imiş.

Javacılar genel olarak 2-5 yıl arasını işaretleyerek 2500-4000 ile 4000-6000 aralığını işaretlemişler..Net geliştiriciler ise genelde 2-5 yıl arası ile 2500-4000 ve 6000-7000 aralığında seçim yapmışlar.Front End geliştiriciler 0-2 yıl çalışma ile 2500-4000 arasında yoğunlaşmışlar.Mobil Geliştiriciler 2-5 yıl ile 6000-7000 seçeneğinde yoğunlaşmışlar.